menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

10 uçak gemisi ve 500 savaş gemisinden oluşan Haçlı-Siyonist donanmasını nasıl yok ettik?

38 4
29.09.2025

10 uçak gemisi ve 500 savaş gemisinden oluşan Haçlı-Siyonist donanmasını nasıl yok ettik?

MUHAMMET KUTLU

Türkiye’nin ekonomik ve askeri alandaki gelişimiyle birlikte Akdeniz, Afrika ve Kafkaslar’da etkinliğini artırması üzerine kurulan Haçlı-Siyonist ittifakı, öncelikle Türklerin iki uçak gemisi, iki SİHA/helikopter gemisi ve 250 kadar savaş gemisiyle kurduğu güçlü donanmasının yok edilmesine karar vermişti.

Türkiye’nin karşısında ABD, İngiltere, Avrupa Birliği ülkelerinin büyük bölümü ittifak halindeydi.

Batı İttifakı, Türkiye’ye Trakya’dan tümüyle çekilmesi, Güneydoğu Anadolu’da 20 şehri terk etmesi, Kıbrıs’ı tümüyle boşaltması ve İstanbul’un tarihi yarımadasını terk ederek Fener Rum Patrikhanesi’nin kuracağı Ekümenepolis Ortodoks din devletini tanıması, ayrıca tüm Ege adalarından çekilmesine yönelik bir ültimatom verdi.

Tanınan 3 günlük mühleti beklemeden Batı İttifakı’nın taleplerini reddeden Türkiye, seferberlik ilan etti.

Batı’nın denizde vurmayı planladığı darbeyi haber alan Türkiye, donanmasını Akdeniz’e indirerek Girit Adası ile Kıbrıs’ın güneyi arasındaki hatta konuşlandırdı.

Türk donanmasında iki uçak gemisi, iki SİHA/helikopter gemisi, yeri tespit edilemeyen 40’ın üzerinde gelişmiş hayalet denizaltı ile menzili 700 kilometreyi bulan gelişmiş füze sistemleri, manyetik toplar ve lazer toplarıyla donatılmış yaklaşık 230 savaş gemisi bulunuyordu.

Batı İttifakı donanması ise 10 uçak gemisi, 4 helikopter gemisi ile toplam 500 savaş gemisinden oluşmaktaydı. Siyonist-Haçlı donanması, Girit’in güneyi ile İsrail arasına konuşlandıktan sonra savaş başladı. Siyonist-Haçlı donanmasının ateşlediği 500 füze, Türk donanmasının lazer füzesavar sistemleriyle havada imha edildi.

Ardından düşman donanmasındaki 7 uçak gemisi ve 200’ün üzerindeki savaş gemisi durdukları yerde infilak etti. Düşman donanması 10 dakika içinde gerçekleşen bu beklenmedik kayıplardan dolayı şaşkına döndü. Gemilerin birbiriyle haberleşmesi tümüyle kesildi. Motorları sustu, dümenleri kilitlendi.

Akdeniz’de uykuya yatmış binlerce mobil mayının düşman donanmasını alttan vurarak imha etmesiyle, Türk donanmasından başlayan füze salvoları, denizde hareketsiz duran düşman gemilerini bir bir havaya uçurdu. Son darbeyi ise havalanan 300 SİHA’mız ve Kaan’lardan oluşan yüzlerce uçaklık hava filoları vurdu. İki saat içinde, Batı İttifakı’nın hemen hemen bütün savaş gemileri, savaş uçaklarıyla birlikte denizin dibini boyladı.

Türkiye, Akdeniz’de büyük bir deniz zaferi kazandı. Bundan böyle Akdeniz’de Türkiye’nin ve müttefiklerinin karşısına çıkacak donanma kalmamıştı. Artık, mazlum milletlerin önlenemez yükselişi başlıyordu…

Ne oldu? İnanmadınız mı? “Bu Akit yazarı da iyice kafayı yemiş. Aklınca bir şeyler uydurup millete gaz vermeye çalışıyor” diyorsunuz belki de…

İnanmayanlara, cennetmekân Barbaros Hayreddin Paşa ve reislerinin emrindeki kahraman atalarımızın 27 Eylül 1538’de çok daha büyüğünü kazandıkları Preveze Deniz Zaferi’ni hatırlatalım:

Akdeniz’de Osmanlı hâkimiyetini kesin olarak belirleyen Preveze Deniz........

© Yeni Akit