Boşverin Halk tv’yi, Sözcü’yü, Akit’e saldırıları anlatın!
Boşverin Halk tv’yi, Sözcü’yü, Akit’e saldırıları anlatın!
Ali Karahasanoğlu
Halk tv idare mahkemesine başvurmuş.
Anında karar çıkmış: “RTÜK’ün 10 gün yayın durdurma cezasının yürütmesinin durdurulmasına!”
Onlarca RTÜK kararı için sırf kimin nerede durduğu belli olsun diye, iptal davası açtık..
Bir tanesinde bile yürütmeyi durdurma kararı alamadık..
Geçtim..
“28 Şubat sürecinde ne yaşıyorsak, benzerlerini bugün de yaşıyoruz” diyeceğim..
Ama asla..
Siyasi iktidarı bundan sorumlu tutmayacağım.
Kimisi yalakalık desin. kimisi başka bir şey..
Görüyorum, birebir yaşıyorum..
Siyasi iktidarda söz sahibi yöneticilerin, haksızlık etmemek için nasıl çaba sarfettiklerinin şahidiyim..
Ama birisi ağzı bozuk şekilde “23 yılda, yıkacağınızı mı sandınız” diye salya sümük küfürler ediyorsa..
Bir şeyin yıkılması/devrilmesi için iktidardaki hiç kimsenin bir derdi olmadığı sadece arzu edilenin vatandaşına eşit muamele yapan, özgürlüklere saygılı bir hukuk devleti olma çabası olduğu halde, dindar insanlara bir ayrımcılık yapılmamasından başka bir isteğimiz olmadığı halde..
Siyasi iktidar da kuşatılmış.
LGBT sapkınlarına destek verenlerle kuşatılmış..
Aile kurumunu önceleyen Ak Parti iktidarının söyleminin tam tersine, eski yönetimlerin metres ilişkisini özgürlük olarak göstermeye çalıştığı çevreler eli ile kuşatılmış..
26 yıl önce, Akit’e yapılan saldırılar ne ise..
O çevrelerin pervasız şekilde bugün de saldırıları aynı hız sürüyor..
Tarih 22 Ekim 1999.
Cumhuriyet gazetesinde bir yazı.. Hikmet Çetinkaya yazmış..
Nereden tanıyorum, Hikmet Çetinkaya’yı?
Dindar insanlara saldıran, küfürbaz olarak..
O tarihde de, bakın kendisini gazeteci olarak gören bir kişi, Akit gazetesi hakkında nasıl ahlaksızca yazı kaleme almış:
Başlığı: “Suç Duyurusu…”
AK Parti iktidarını suçlamadan söylüyorum.
Devlete hakim olmaya çalışan, gerektiğinde Menderes ile tehdit eden. Gerektiğinde Mısır’daki darbe ile tehdit eden derin egemenleri sorumlu tutarak söylüyorum..
Akit dün ne yaşıyor idiyse. Bugün de benzerlerini yaşıyor..
Dün de toplu suç duyurularına muhatap oluyordu.
Bugün de.
Dün de gazeteci geçinen riyakarların utanmadan yazdıkları suç duyuruları ile hareket eden bürokratların hedef tahtasına oturuyorduk. Bugün de..
Hikmet Çetinkaya’nın “Suç duyurusu” başlıklı........
© Yeni Akit
