menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Belçikalı Bakan, Anıtkabir’de niye diz çöktü!

424 13
28.07.2025

Belçikalı Bakan, Anıtkabir’de niye diz çöktü!

ALİ KARAHASANOĞLU

Belçika Savunma Bakanı Theo Francken, Anıtkabir’i ziyaret etmiş ve bir dizini yere koyarak saygı gösterisi yapmıştı..

Cumhuriyet gazetesi, Belçikalı bakanın bir dizini yere koyarak, Mustafa Kemal’e saygıda bulunmasını, kendisinin sözleri ile aktarmış:

“Bu adama ve siyasî projesine en derin saygımı diz çökerek ifade ettim.”

Belçikalı bakana göre, siyasi proje ne imiş?

“Birçok Avrupa ülkesinden çok önce kadınlara tam siyasî haklar tanıdı, halifeliği kaldırdı, dinî otoriteyi toplumun direksiyonundan indirdi ve eğitime, kalkınmaya ve bilime odaklandı. Bu adama ve siyasi projesine en derin saygımı diz çökerek ifade ettim.”

Hayret bir şey.

Elin gavuru geliyor, bizim dinimiz hakkında laf söylüyor..

Birileri de bu adamı alkışlıyor..

Demiyorlar ki, “Biz dinimize laf ettirmeyiz beyim.. sen git, kendi dininin Ortaçağ kalıntıları hakkında bir şeyler söyle..”

Belçikalı bakanı alkışlıyorlar..

Dinimize yaptığı saygısızlığı alkışlıyorlar..

“Dini otoriteyi toplumun direksiyonundan indirdi” sözünü alkışlıyorlar..

Tüm dünya Müslümanlarının odağında olmamızı sağlayacak halifeliğin kaldırılması sebebi ile Mustafa Kemal’in önünde dizini yere koyduğunu söylüyor.

Sözcü’deki, Cumhuriyet’teki ahmaklar da, adamı alkışlıyorlar..

Haydi o Belçikalı bakan bilmiyor..

Siz de mi bilmiyorsunuz, 1950’ye kadar, Türkiye’de değil kadınların, erkeklerin bile seçme hakkı yoktu.. 2011 yılına kadar, kadınların seçilme hakkı yoktu. Çünkü başörtüsünü çıkarmayanın, kazansa bile milletvekilliği geçerli kabul edilmiyordu..

Bunu bilmiyor musunuz ki, o bakan “Birçok Avrupa ülkesinden çok önce kadınlara tam siyasî haklar tanıdı” dediğinde, bunu gerçek imiş gibi alıp, okurlarınıza aktarıyorsunuz..

Kısaca söylemek gerekirse, Belçikalı bakanın gerçeklerle örtüşmeyen sözlerinin hepsini, kemalistler almışlar, kendi kendilerine övünmek için malzeme yapmışlar..

Kadınlara seçme/seçilme hakkı, gerçekle örtüşüyor mu?

Örtüşmüyor..

“Dini otoriteyi direksiyondan kaldırıp, eğitime, kalkınmaya, bilime odaklandığı” doğru mu?

O da doğru değil.

Kalkınmaya odaklanmış olsa idi, 1. Dünya Savaşı’ndan büyük oranda benzer yıkımla çıktığımız Almanya 1940’ların başında tüm Avrupa’ya posta koyacak bir gelişme kaydetmiş iken, Türkiye’nin haline bakar, ne halde olduğumuzu raporlayabilirdiniz..

Hatta, 2. Dünya Savaşı’nda bir yıkım daha yaşayan Almanya, 1960’ların başında, Türkiye’den işçi ithal eder noktaya geldiği halde, Türkiye hâlâ yerinde saymaya devam ediyorduysa..........

© Yeni Akit