Bundan önceki iki yazımızda Gazzelilerin güzel konuşma ve hitâbetteki olağanüstü başarılarına dikkat çekmiş, bunun sebeplerini tespît etmeye çalışmış, Kassam Tugayları sözcüsü Ebû Ubeyde ve Filistinli-Gazzeli çocukların konuşmalarından misâller vermiştik. Bilhâssa çocukların konuşmaları hayret vericiydi. Bir de kadınların yürekleri yakan konuşmaları var. Kadınlar zâten fıtraten konuşmada ileridirler. Bir de İsrâil’in bombaları altında çocuklarını, kocasını, anne-babasını kaybetmenin dayanılmaz acısı ve şu anda dünyânın en güçlü Müslüman îmânı bir araya gelince neler olur düşünün. Bu yazımızda Gazzeli hanım kardeşlerimizin bulabildiğimiz konuşmalarını paylaşacağız. Yine konuşmaları numaraladım.

1- Hastânede görevli olarak çalışan bir anne:

“Gürültü yapmayın, ümmet uyuyor. Bu kadar da olmaz. Küçücük çocuklar ölüyor. Yetişemiyoruz. Cesetleri nereye koyacağız bilmiyoruz. Bu akan sizin de kanınız. Sessiz kalıyorsunuz. Bu haramdır. Yazıklar olsun!”

2- İşgâlci İsrâil’in katliam saldırılarında şehit düşen çocuklarının naaşlarının önünde ağlayarak duâ eden Gazzeli anne:

“Yâ Rabbi râzı ol. Elhamdülillâh, Allah yâ Rabbi. Yeter ki sen râzı ol yâ Rabbi. Beni de affet yâ Rabbi. Bana çocuklarımla şehit olmayı nasîp etmediğin için, hayatta kaldığım için üzgünüm. Onlarla gitmediğim için üzgünüm.”

‘ALLAH’IM ÇOCUKLARIMA YETİŞİP BANA DA ŞEHİT OLMAYI NASÎP ET’

Allah’ım, çocuklarıma yetişip bana da şehit olmayı nasîp et. Firdevs cennetinde de yaşayayım. Mesele değil yavrum, sen Rahmân’la berâbersin. Firdevs içinde yavrum. Hayâtım boyunca hep cennet kuşlarım olsun istedim, Rabbim de çocuklarımı cennet kuşları olarak aldı. Onları küçükken aldı, bir de cennette onlara bakacak kız........

© Yeni Akit