Yeni dünya kimlerle ve nasıl bir değerler sistemi ile kurulacaktır?
Yıpranmış ülkeler, yorgun düşürülmüş sistemler yeni düzenin mihenk taşıdır. Bu da gösteriyor ki, tükenmişlikten kurtulamayanlar ve yorgunluktan çıkamayanlar oyunun dışında kalacaklar. Dünya çok kutupluluğa evriliyor; fakat bu yeni düzende kimler söz sahibi olacak, hangi değerler belirleyici hâle gelecek henüz belli değil. İkinci Cihan Harbi’nin ardından savunma harcamalarını düşüren Avrupa uzun süre güvenlik sistemini önemsemedi. Küresel aktör olarak kurulan NATO, görünürde üye olan tüm üyelerini koruyacak şekilde yapılandırılmıştı. Tarihsel süreçte gördük ki sistem, küresel güç ABD ve İngiltere ortaklığında belirlendi. Destek politikalarını onlar şekillendirdi. Kime destek verileceğine, kime verilmeyeceğine ABD ve İngiltere ikilisi karar verdi. Hiç unutmadık: NATO üyesi Türkiye, sınır ötesinden gelecek roket saldırılarına, terör tehdidine karşı Patriot hava savunma sistemi talep etti ama vermediler! Kısacası tüm doktrinler köklü biçimde değişiyor ve analizler artık net olarak sahadaki gelişmelerle doğrulanıyor. AB, yeni bir savunma doktrini arayışında. Kendi güvenlik stratejisini yeniden şekillendirmeye çalışıyor. Artık Avrupa’yı koruyacak ABD meydanda yok. Neden mi? Çünkü ABD'nin daha büyük derdi var, Washington kendi öncelikli sorunlarıyla meşgul. Avrupa Birliği, savunma altyapısını yeniden inşa etmeye, kendini savunacak sistemi tekrar kurmaya ve savunma bütçesini artırmaya yönelmiş durumda. Ortak bir ordu, ortak savunma bütçesiyle yeni bir yapı şekilleniyor gibi. Bununla birlikte dünyanın gelecek vadeden kaynaklarına sahip coğrafyalarla yeni iş birliği ağları kurma girişimleri de bulunuyor. AB’nin Türk dünyasına yönelimi, özellikle Orta Asya/Türkistan hattına yönelik artan........
© Türkiye
