Beşer târihinde 'âile'nin önemi
İlk insan ve ilk Peygamber Hazret-i Âdem babamız ile eşi Hazret-i Havvâ annemiz, yeryüzünde bulunan ve “İlâhî vahiy” ile terbiye edilmiş olan ilk âiledir. “Âile”: “Nikâhlanıp, evlenerek bir araya gelen erkek, kadın ve çocuklardan meydâna gelen en küçük topluluk”tur. “Aralarında bir nikâh bağı bulunmayan mükellef ya’nî cezâî ehliyete sâhip bir erkekle bir kadın arasındaki gayr-i meşrû ilişki”ye “Zinâ” denir. “Zinâ”, aslında “dînen ve kânûnen cezâyı gerektiren, meşrû olmayan cinsî münâsebet”tir. Cemiyetlerin selâmetleri için muhakkak sûrette zinâyı, fuhşu, gayr-i meşrû münâsebetleri önleyici hukûkî tedbîrlerin a’zamî ölçüde alınması lâzımdır. Şüphe yok ki insanlık, “Âile” ile başlar. Eski ve köklü bir müessese olan âile, değişik yer ve zamanlarda, değişik görünüşler kazanmasına rağmen dâimâ var olagelmiştir. Peygamberler târihini incelediğimizde, hepsinin gâyelerinin, yüksek ahlâklı iyi insanlar, iyi âileler ve iyi cemiyetler meydâna getirmek olduğunu görüyoruz. Zâten bizim dînimizde, târihimizde, kültür ve medeniyetimizde eğitimden maksat da "iyi insan", orijinal ismiyle........
© Türkiye
