Nüfus krizi kapıda!
Türkiye, son yıllarda sessiz ama derin bir demografik türbülans ile karşı karşıya. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2024 verileri, geleceğimizle ilgili kritik bir gerçeği gözler önüne seriyor: Türkiye hızla yaşlanıyor, doğurganlık oranı ise tarihimizin en düşük seviyesine gerilemiş durumda.
2024 yılı sonunda 85,6 milyonluk Türkiye nüfusunun yalnızca %,5’i çocuklardan oluşuyor. Genç nüfusuyla övünen bir ülke için bu oran, ciddi bir uyarı niteliği taşıyor. Toplam doğurganlık hızı 1,48’e düştü. Oysa nüfusun kendini yenileyebilmesi için bu oranın en az 2,10 olması gerekiyor. 2001’de 2,38 olan doğurganlık oranı, her yıl azalarak bugün “demografik çöküş” olarak adlandırılabilecek bir seviyeye geldi.
Eğitim ve Kentleşme Doğurganlığı Azaltıyor
Annelerin eğitim düzeyi doğrudan doğurganlık üzerinde etkili. Okul bitirmeyen anneler ortalama 2,65 çocuk sahibi olurken, yükseköğretim mezunlarında bu rakam yalnızca 1,22. Elbette kadınların eğitim alması, meslek sahibi olması ve karar alma süreçlerine katılması toplumsal gelişmenin temelidir. Ancak gerekli sosyal politikalar eşlik etmediğinde bu durum, çocuk sahibi olma isteğini azaltabiliyor.
Kentleşme de doğurganlık üzerinde belirleyici bir faktör. Kırsal bölgelerde doğurganlık 1,83 iken, yoğun kentlerde bu oran 1,39’a kadar düşüyor Yoğun şehir yaşamı, geçim sıkıntısı, yüksek kira ve çocuk bakım maliyetleri........
© Türkgün
