Öl, ikrar verme… Öl, ikrarından dönme!
Bu uyarı bir engel değil, bir eşiktir.
Çünkü bu yol, sıradan bir inanç alanı değildir.
Burada söz, geri alınmaz;
geri alındığında insan kendinden kopar.
Yola bir kez girdin mi, o yol artık senin içinden geçer.
Geri dönüş yoktur.
İkrar verildiğinde sadece dilin değil,
kalbin, bedenin ve zamanın da yemin eder.
Bu yüzden denir ki:
“Girme, girme… Ama girdinse, dönme.
Öl, ama ikrarından dönme.”
İkrar nedir?
İkrar sadece söz vermek değildir;
bir yöneliş, bir duruş ve bir sorumluluktur.
Alevi-Bektaşi yolunda ikrar;
– Ne yazılı bir taahhüttür,
– Ne alkışla verilen bir yemindir.
İkrar, özle verilen ve ömür boyu yaşanan bir sözdür.
Talibin mürşide verdiği söz, topluluk huzurunda dile gelir;
ama en çok kendi içinde yankılanır.
O andan sonra kişi, artık sözün insanıdır.
Geri dönerse yalnız sözünden değil,
kendinden de döner.
Bugün insanlar söz veriyor ama...
Bugün kolayca........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Mark Travers Ph.d
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon