menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

YANLIŞ BAŞLANGICIN GEZEGENİ…

7 1
19.10.2025

Sevgili dostum,

Bazen içinde yaşadığımız dünyayı anlamak için ona dışarıdan bakmamız gerekir. Çünkü alışık hale getirdiklerimizi sorgulamayız. Böyle olmazsa, yanlışın içinde doğar, büyür ve o yanlışı normal zannederiz. Oysa insan, hakikati görmek için sadece biraz mesafeye ihtiyaç duyar. Gel, birlikte küçük ama sarsıcı bir deney yapalım. Hayal bile olsa, bu deney bize dünyanın bugünkü halini berrak bir şekilde gösterecek. Şimdi el ele verip başka bir gezegene gidelim: henüz insanın ayak basmadığı, hiçbir sınırın çizilmediği, hiçbir kimliğin tanımlanmadığı tertemiz bir gezegene… Ben Mars’ı seçiyorum. Sen ister Jüpiter’e, ister Venüs’e, istersen çok daha uzak bir gezegene konuk ol. Seçim önemli değil; önemli olan insanın henüz “başlatmadığı” bir yer hayal edebilmek.

Başlangıçsız Bir Gezegenin Saflığı

Gözlerini kapat ve düşün: Birkaç arkadaşımızla birlikte Mars’a indik. Etraf sessiz, gökyüzü yabancı ama huzurlu. Toprağın üzerinde hiçbir iz yok. Bu gezegenden biraz toprak almak istiyoruz. Hatta ona büyük paralar ödemeyi bile düşünüyoruz. Tam bu anda durup soralım: Bu toprağı kimden satın alacağız? Parayı kime vereceğiz?

Cevap basit: Kimseye. Çünkü orada “sahiplik” diye bir kavram yok. Toprağı satacak bir insan olmadığı için para da anlamını kaybediyor. O gezegende dilediğimiz gibi dolaşabilir, istediğimiz yöne gidebiliriz. Bizi durduracak bir sınır yoktur. Pasaport soran yoktur. Vize isteyen yoktur. Kimlik kontrolü yapan polis yoktur.

Orada alışveriş merkezi yoktur, otel yoktur, restoran yoktur. Bu yüzden para diye bir derdimiz de yoktur. Savaşlar yoktur çünkü “biz” ve “onlar” yoktur. Psikolojik deneyime dayalı düşünce ekolleri ve kimlikler yoktur. Bu konular üzerine yazılmış kitaplar, makaleler, kuramlar da yoktur. Üstelik unvan, makam, mevki de yoktur. Kimsenin bir diğerinden üstün olduğu bir sistem kurulmamıştır.

Kısacası sevgili dostum, o gezegende bugün dünyada yaşanan hiçbir şey yoktur; gerçek şudur ki biz insanlar bir tercihte bulunduk ve bu tercih, hem yanlış hem sakat hem de insanı insandan çıkaran, doğayı kirleten ve bozan bir tercih oldu. Oysa böyle olmak zorunda değildi; tercihimizi farklı bir yönde yapabilir, yanlış yola sapmış olduğumuzu görebilir ve bunu düzeltebilirdik. Ama yapmadık.

Ve bu bize büyük bir gerçeği fısıldar: Demek ki biz insanlar olmadan önce bu sorunlar yoktu; ama yanlış yola giren insanla birlikte bunlar başladı.

İnsan Gelirse Ne Değişir?

Şimdi düşün: Bu gezegeni ilk inşa edecek olan insanlar biziz. Hiçbir şey yok. Ne kural var ne yasak. Her şey bizim elimizde. İster özgür bir yaşam kurabiliriz, ister bugünkü dünyanın aynısını inşa edebiliriz.

Peki ilk adımı nasıl atarız?

Belki birisi “Şu alan benim olsun” der. Belki diğeri “Toprağı sana satarım” der. Oysa hiç para vermemiştik, hiç kimseye borçlanmamıştık. Buna rağmen satmak ve........

© Tigris Haber