Matematik ve Ezanın Evrensel Ölçüleri
Ankara’da misafir olarak kaldığım daireye bitişik bir cami vardı. Beş vakit ezan sesi dairenin içindeydi. Her hoca değiştiğinde ezanı farklı okuyordu; özellikle sabah ezanı biraz daha farklı okunuyordu. Daha sonra Ergani/Diyarbakır’a geldim. Burada da ezan çok yüksek sesle okunuyor. (Bu konuda Baskın Oran Hocama 8 Eylül 2024 tarihinde açık bir mektup da yazmıştım.) Ezan aynı anda okunduğu için hocaların sesleri birbirinden farklı ve uyumsuz geliyor.
“Neden böyle?” diye düşünürken, sevgili dayım Nurettin Değirmenci’nin (d. 1951 - ö. 2019) bana özel olarak Mersin’den ilettiği, 8 Eylül 2017 tarihli bir iletisi aklıma geldi. Bu iletide, matematikle ve müezzinlerin ezanı uyumsuz okumaları ile düşüncelerini paylaşmış ve önemli bir tespitte bulunmuştu. O tespitin anlamını başlığa aldım ve iletiyi de olduğu gibi sizinle paylaşmak istedim.
İşte dayımın iletisi:
“Sevgili yeğenim Haydar,
Matematik öğretmeni olarak çok önemli bir mesleği severek ve isteyerek yaptığını biliyorum. Müslüman ülkelerde (ki bizim ülkemiz de buna dâhildir) bu işi yapmak çok daha önemlidir diye düşünüyorum. Çünkü son bin yılda İslam, matematik ve tüm pozitif bilimlerden koptu. Bunda Selefi İslam’ın ve İmam Gazali’nin rolü ne kadardır bilmiyorum ama bu bir gerçek. Bu konuyu iyice irdelemek gerekiyor.
Sevgili yeğenim, eğer bir toplum inancının yanına; matematiği, felsefeyi, pozitif bilimleri, edebiyatı ve sanatı koymazsa, o toplumun ilkellikten kurtulup modern bir toplum olması mümkün değildir.
Matematik öğretmeni olarak yazımı okuyup eleştirilerini ve düşüncelerini iletirsen sevinirim.
Seni ve çocukları öpüyorum.”
Dayımın düşünce ve tespitleri:
“Nesneler, hareketler, hareket aralıkları ve matematik; eğer inanıyorsanız, Evrensel Tanrı, mutlak ruh ve mutlak akıl olup, evrendeki varlıkları yasalar ve matematik ile sevk ve idare eder. Mutlak ruh ve mutlak aklın gücü olmaz. Güç, maddi varlıklara özgüdür. Doğa yasaları (Tanrı yasaları), fiziksel müdahaleye gerek kalmadan bütün maddi varlıkları denetler ve hiçbir varlığa ayrıcalık tanımaz.
Evrendeki bütün varlıklar, evrensel doğa yasaları ve matematik ile sevk ve idare edilir.
Bizim gibi ülkelerde matematik; nesne, hareket ve hareket aralıklarından kopuk öğretilir. Bunu en iyi siz matematik öğretmenleri bilirsiniz. Bu nedenle matematik ezberlenir ve çabucak unutulur. Örneğin ‘bakkal hesapları’ diye tanımlanan ve pratikte kullanılan matematik ihtiyaçtır ve unutulmaz. Buna karşın, fonksiyonlar, üstel hesaplar, denklemlere ihtiyaç duyulmaz ya da yalnızca sınırlı sayıda insan tarafından duyulur.
Gerçekte, nesne, hareket ve hareket aralıkları matematik üzerine........
© Tigris Haber
