Padişahın işten attığı gazeteci…
hakanakpinar227@gmail.com
1861 baharı… Şinâsi, kendi başına yeni bir fikir gazetesi kurmak için Tercüman-ı Ahvâl’den ayrılmıştı. Bâb-ı Âli’ye bir dilekçeyle müracaat eden Şinasi’nin yeni gazete kurma isteği, 14 Mayıs 1861 tarihli padişah iradesiyle resmen kabul edilmişti. Ancak, gazetenin çıkarılması için matbaa kurmak, teknik alt yapıyı oluşturmak, biraz da maddî imkân yaratmak, Şinasi’nin 13 ayını alacaktı.
O devirde matbaacılık fazla gelişmiş değildi. Klişenin henüz bilinmediği zamanlardı. Harf çeşitleri sınırlıydı. Şinasi, yeni gazetesinde farklı bölüm başlıkları hazırlamak için uzun süre çareler aramış ve bulmuştu. Bölüm başlıklarını hattatlara yazdırmış; sonra da bunların kalıplarını hazırlatmıştı. Artık gazetesi hazırdı. O’na, güzel bir ad da bulmuştu: Tasvir-i Efkâr… Yani, fikirlerin tasviri…
Basın tarihimizdeki ikinci özel gazete olan Tasvir-i Efkâr’ın ilk sayısı 27 Haziran 1862’de yayınlandı. Gazete, o güne kadar yayınlanan en kaliteli Türkçe gazete idi. Gazetenin adı, kalınca bir yazı türü olan ve bir dönem Ortaçağ camilerinin iç mimarisinde süsleme maksadıyla kullanılan “Sülüs” hattıyla yazılmıştı. Gazetenin adının altında ise “Havadis ve Maarife Dair Osmanlı Gazetesidir” ibaresi yer alıyordu.
Gazetenin özellikle birinci sayfası, o kadar güzel ve göz alıcıydı ki, devrin Sadrazamı Keçecizâde Fuat Paşa, ilk nüshasını Sultan Abdülaziz’e arz etmişti. Padişah, yeni gazeteden hoşnut kalmış; Şinasi’ye 500 altın........
© Tanyeri Haber
