menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Odasında Gülen resmini asan bürokratın terfii, dokunulmayan bakanlık dosyası: 15 Temmuz mücadelesi eksiksiz sürüyor mu?

182 11
yesterday

Diğer

15 Temmuz 2025

Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun (HSK) yayımladığı yaz kararnamesi sonrasında adliyelerde yeni iş bölümleri uygulamaya konuldu.

İş bölümü demek; her adliyede başsavcının, başsavcı vekillerinin hangi bürolar ve savcılardan sorumlu olduğunun, aynı zamanda adliyedeki savcıların hangi konularda/bürolarda çalışacağının tespit edilmesi demek.

Bu çerçevede Ankara Adliyesi’nin iş bölümü, bizzat Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Gökhan Karaköse tarafından onaylanıp yürürlüğe girdi. Başsavcı Karaköse, adliyeye tayin edilen yeni savcılar ile mevcut savcıların görev yerlerinde bazı düzenlemelere gitti.

İşte bu düzenlemeler içinde kimi ilginç atamalar ya da görevlendirmeler gerçekleşti.

Bunlardan birisini aktarayım.

Bilindiği üzere Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en çok üzerinden durduğu konulardan birisi FETÖ’yle mücadele.

15 Temmuz’da Fetullah Gülen cemaatinin gerçekleştirmeye çalıştığı darbe girişiminin başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından ülkenin en önemli kurumlarından Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) bünyesinde binlerce soruşturma başlatıldı.

Gözaltına alınan, tutuklanan, hüküm giyen binlerce TSK mensubu var.

TSK’daki soruşturmalar, gerek içeriği gerekse iş yoğunluğu nedeniyle büyük kentlerdeki adliyelerde savcılar arasında dağıtıldı. Başsavcılar, bu dosyaları terör suçlarını soruşturma bürosundaki savcılara verdi.

Aynı zamanda TSK içinde birbirinden çok farklı birimler ve kuvvet komutanlıkları olması sebebiyle söz konusu savcılar da özel görev bölümü kapsamında çalıştı. Halen de bu yöntemle çalışılıyor.

Aksi takdirde soruşturmalarda bütünlük ve verimlilik süreci sürdürülebilir olmaktan çıkıyor, kaotik bir iş ortamı yaşanıyor. Ankara Adliyesi’nde de benzer bir yöntem uygulanıyor.

İşte Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Karaköse öyle bir değişiklik yaptı ki FETÖ’yle mücadele konusunda soru işaretleri doğdu.

Adliyede FETÖ soruşturmalarını yürüten iki savcı vardı. İsimlerini vermek istemiyorum, ancak adliyede gayet iyi bilinen isimler.

Savcılardan birisi, uzun süre TSK’nın Kara Kuvvetleri Komutanlığı (KKK) bünyesindeki FETÖ dosyalarına baktı. Kara Harp Okulu da aynı görev paylaşımı içindeydi.

Savcının hazırladığı binlerce dosya içinde, başka bir savcıyla ortak biçimde KKK İstihbarat Başkanı Tuğgeneral Serdar Atasoy’un kritik göreve atanmasının ardındaki FETÖ bağını ortaya çıkarması dikkat çekti. Yeri gelmişken bu dosyaya bakan ikinci savcının Ankara Adliyesi’nde uzunca süredir pasifize konumda bulunduğunun altını çizeyim.

Ayrıca, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak’ın doktoru olan bir tabip subayın FETÖ’yle bağlantılarını ortaya çıkardı.

Yetmedi, Cumhur İttifakı ortağı MHP’de siyaset yapan emekli TSK mensubunun yine FETÖ’yle bağını tespit edip tutuklanmasını sağlayan adli soruşturmayı yürüttü.

Yine MHP’de, Ankara’da ilçe........

© T24