menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İki düğün gecesi

17 0
20.09.2025

Diğer

20 Eylül 2025

Eylül ayı malum düğün ayı… Ben de bir gün arayla Türkiye’nin iki ucundaki, iki düğüne katıldım… İlki Diyarbakır’da, diğeri İstanbul’daydı…

Diyarbakır’daki düğünden bir gün önce kente indik. Diyarbakır’a en son 10 yıl önce gitmiştim. Dönem barış süreci dönemiydi, Sırrı Sakık ve Hatip Dicle’nin de aralarında bulunduğu milletvekilleriyle görüşmüştük, hemen hemen hepsi süreçle ilgili bir iyimserlik içindeydiler. Kentin merkezi Suriçi’nin daracık sokaklarında karşılaştığımız gençler de gelişmelerden memnundu. Sonra malum olaylar oldu, süreç bitti, çatışmalar başladı. Ortalık biraz durulduğunda en büyük hasarı da Suriçi almıştı, onlarca insan ölmüş, ilçedeki evlerin büyük kısmı çatışmalarda yıkılmıştı. Dönemin Başbakanı Davutoğlu, “Kenti yeniden inşa edeceğiz. Suriçi, Toledo gibi olacak” demişti. Hakikaten ilçede villa tarzı yeni binalar yükseliyordu ama nedense ortalıkta pek insan yoktu.

İstanbul’dan gelen diğer konuklarla birlikte Diyarbakır sokaklarını turladık, karşılaştığım insanlara iktidarın ‘Terörsüz Türkiye’ diye adlandırdığı yeni çözüm süreci ile ilgili düşüncelerini sordum. Hepsi olumluydu, “Zaten on yıldır Diyarbakır’da terör yok. Barışı kim istemez” diyorlardı.

Düğün, bir devlet kurumunun tesisinin bahçesinde yapıldı. Güllerle süslü takları geçip masamıza oturduk. Yemekte tandır et, pilav ve salata vardı, içki yoktu. Güllerle süslü sahnede çok sayıda çelengin içinde Selahattin-Başak Demirtaş ve Dem Parti Meclis Grubu’nun çelenkleri ilk göze çarpanlar arasındaydı. Konuklar arasında Dem Parti Milletvekili........

© T24