menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Hayatın penceresinden bakan biz...

22 1
14.09.2025

Diğer

T24 Haftalık Yazarı

14 Eylül 2025

Belleğin Azmi, Salvador Dalí (1931)

Eskiden okullarda, kompozisyon derslerinde yazınıza "İnsanlar doğar, büyür, yaşar ve ölürler" diye başlarsanız, öğretmen bunu basmakalıp bulur ve altını kırmızı kalemle çizerdi. Benim de başıma gelmişti ortaokulda; kompozisyon kâğıdı önüme konduğunda o kırmızı çizik canımı sıkmıştı. Çünkü ben bu cümlenin öğretmeni etkileyeceğini sanmıştım. Ders boyunca küsmüş bir halde pencereden dışarıyı izlemiş, sadece kâğıda değil içime de işleyen o kırmızı çiziği belleğimden silmek için "ama doğup büyüyüp yaşıyoruz ve öleceğiz işte, yalan mı?" diye söylenip durmuştum. Hayatın, bahçedeki çam ağaçlarına bakan o sınıf penceresinden görülenlerden ibaret olmadığını anlayacak yaşta değildim. Fakat yıllar geçip hayatın bambaşka pencerelerinden de baktıktan sonra, çok sevdiğim kompozisyon dersinden beni soğutan o kırmızı çiziğin haksızlık olduğuna bir kez daha inandım. Zihnimde öğretmenle kavga etmekte haklıymışım meğer, elbette ki insanlar doğuyor, büyüyor, bir yerlerde bir şeyler yaşıyor, sonra ölüyordu. Hayat bu kadar basit ve yalındı. Öğretmen, eğer bu kırmızı çiziğin yerine, "yaşarken pencereden gördüklerini de yazmalıydın" diye not düşseydi, kasabalı bir çocuğa erken yaşında geniş bir ufuk açmış olurdu. Hiç öyle bir öğretmenim olmadı ne yazık ki.

Ancak asıl büyük öğretmen hayat hiç kuşkusuz. Bu da basmakalıp bir cümle, kabul; ama hiçbir zaman eskimeyecek bir klişe. Hayatın penceresi diye bir şey de var gerçekten. Dışarıya açılıyor haliyle; bakıyoruz hayat boyu, görüyoruz, izliyoruz, katılıyoruz, yaşadıklarımızı değiştirmeye çalışıyoruz. Sonra pencerenin gerisine çekiliyoruz, orası bizim güvenli limanımız. Ancak çekilirken de oradan bize yansıyanları pencerenin içine taşıyoruz. Elbette içeride de........

© T24