menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ayva çiçek açmış

37 21
17.05.2025

Diğer

17 Mayıs 2025

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, 22 Ekim’de partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmadaki Abdullah Öcalan’a yönelik, “Gelsin TBMM’de terörün tamamen bittiğini ve örgütün lağvedildiğini söylesin” çağrısıyla başlayan terörsüz Türkiye süreci, tam 200 gün sonra yine Bahçeli’nin sözleriyle, emek, sabır ve fedakarlıklarla ekilen barış tohumları umutla sulanmış, tomurcuklanmış ve çiçek açmıştır.

PKK’nın 5-7 Mayıs tarihlerinde düzenlenen 12. Olağanüstü Kongresi sonucunda kabul edilen 108 satırlık fesih bildirisi açıklandığı günden bu yana kamuoyunda yoğun olarak tartışılıyor, uzun bir süre daha da tartışılacağa benziyor. Kutuplaşmaya teşne toplumumuz yine karpuz gibi ikiye ayrıldı. “Bu bir barış değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin dayandığı temel değerleri hedef alan savaş manifestosudur” diyen de var, “Bu iş bitti” diye başlık atanlar da.

Silahların sustuğu, akan kanın durduğu, anaların ağlamadığı, demokratik, özgürlükçü bir Türkiye herkesin arzusu. PKK Kongresinde alınan kararlar, arzulanan Türkiye amacına ulaşılmasını sağlayacak mı? Silahların bırakılması süreci nasıl ilerleyecek? Gündemdeki yasal düzenlemeler, anayasa değişikliğine kadar uzanır mı? Kamuoyu ile gıdım gıdım bilgi paylaşıldığı için eldeki verilerle, bu soruların cevaplanması mümkün değil. Fesih bildirisinin siyasi açıdan değerlendirilmesini siyaset bilimcilere bırakarak, bu yazıda terörsüz Türkiye’nin uluslararası ilişkiler boyutunu irdelemeğe çalışacağım...

40 bine yakın cana mâl olan 41 yılın ardından neden bugün böyle bir sürece ihtiyaç duyuldu? Terörsüz Türkiye için en çok kullanılan argümanların başında son dönemde küresel ve bölgesel düzeyde yaşanan jeopolitik değişiklikler geliyor. Nitekim Devlet Bahçeli süreci başlatan 22 Ekim tarihli konuşmasında “Etrafımızın yangın yerine döndüğünü, Güney’imiz yanarken Kuzey’imizin toz duman içerisinde olduğunu, Doğu’muz sıkıntılarla yoğrulmuşken Batı’mızda karanlık oyunlar planlandığını” dile getirdi. Acaba gerçekten öyle mi?........

© T24