10 Ekim firarisi için bakanlıktan mahkemeye “Biz sizi ararız” yanıtı: IŞİD’lilerin Suriye’de keyfi yerinde!
Diğer
19 Haziran 2025
Cumhuriyet tarihinin en kanlı terör eyleminin üzerinden tam 10 yıl geçti.
Geride bırakılan 10 seneye hendek operasyonları, olağanüstü hâl, başkanlık sistemi, Suriye operasyonları başta olmak üzere, bir başka ülkede 30-40 yılda yaşanabilecek gelişmeler sığdırıldı.
Mevsimler değişti, iklimler değişti, insanlar değişti.
Hatta insanlar öylesine değişti ve değişebiliyor ki fanatik bir biçimde çatışmaları ve operasyonları savunanlar birkaç gün içerisinde televizyonlarda türkü söyleyip, görüşme listelerinin başına isminin yazılmasını talep edebiliyor.
Olan elbette barış için çabalayan, tutarlı biçimde politik bir çizgide duran, sözünü söylemekten çekinmeyenlere oluyor.
* * *
10 Ekim 2015’te, binlerce insan, sadece barış talebini ısrarla vurgulamak için Ankara Garı önünde toplandı.
Yıllarca telefonları dinlenen ve ne hikmetse terör eyleminden bir süre önce takiplerine son verilen IŞİD’in Gaziantep hücresi, iki canlı bombayı bombayla kuşatıp, karayolu ile Ankara’ya gönderdi.
Daha Suruç katliamının acısı dinmeden, hesabı sorulmadan, canlı bombalar bu kez Ankara Garı önünde patlattı kendilerini.
Cumhuriyet tarihinin en büyük terör saldırısı kadar sonrasında yaşananlar da trajikti. Bugün yaşananlar gibi…
* * *
Dönemin başbakanı Ahmet Davutoğlu, “kokteyl terör” gibi bir kavram uydurdu.
Dönemin bakanları, onlarca insanın öldüğü, yüzlerce insanın yaralandığı saldırıdan sonra gülümseyerek basın toplantısı yaptı.
Ertesi günkü milli maçta, tribünler ölenleri ıslıkladı.
Sadece kendileri gibi düşünmüyor diye, insanlar halay çekerken patlayan bombayla ölen insanların eylemi önceden bildiğini, bile bile kendilerini öldürdüklerini iddia etti.
9 yaşında çocukların öldüğü eylemden sonra ölenlere karşı nefret dili geliştirildi.
İnsanların her yıl Gar Meydanı’nda yakınlarını anması bile yasaklandı. Gaz yiyerek, darp edilerek Gar Meydanı’na gelebildi ölenlerin yakınları.
* * *
Bu ülkenin “özgür ve eşit yurttaşları” olması gereken insanlara karşı benzer bir dil ve yaklaşım bugün de devam ediyor.
Katliamdan sonra bir grup IŞİD’li yakalandı ve yargılandı.
Ancak asıl organizatörlerin tamamı zaten çoktan Suriye’ye kaçmışlardı.
Ve nasılsa 10 Ekim’e kadar rahat rahat sınırdan insan geçirebiliyor, Türkiye’ye girip çıkabiliyorlardı.
Telefon dinleme........
© T24
