“Her çocuk kendi hızında ilerler, lütfen arkadan ittirmeyiniz; birçok ebeveyn çocuğuna eksik ve yanlış yol gösteriyor!”
Diğer
25 Ekim 2025
Büşra Sanay (solda), Dr. Bahar Eriş
Sonbaharın kırıp dökmeden yaptığı örnek alınası o sessiz vedalarının bendeki yeri hep çok başka olmuştur. Ayrıca öyle hissederim ki mevsimlerin en sanatçısıdır. Her ne kadar ismi son olsa da aslında dünyada pek çok şeyin en hareketlendiği zamanlardır da. Festivaller başlar, okullar açılır, tarlalara arpa, buğday ekilip uyutulur, yeni kararlar alınır, hedefler konulur, onlara ulaşılmaya çalışılır. Yazın bıraktığı dağılmışlık, rehavet rafa kalkar ve artık toplanmaya başlanılır. Yani, yaz sonrası ve yeni sene öncesi arası olduğu için de bence yılın en zirvedeki dönemidir. En verimli dönem.
Acelesi olmayan ama içinde müthiş bir devinim olan mevsimin geçtiğimiz günlerinde, Londra’da bir etkinliğe katıldım. Son zamanlarda beynimde bambaşka bilgiler, sorular sorgulamalarla yaşarken, bir anda kendimi ebeveyn, ergen ve çocuk dünyasıyla dolu konuşmalara ittim. Acaba o dünyalarda neler konuşuluyordu?
2017’den bu yana düzenlenen “MomTalks” ilk kez Turkish Global Society ve Qbicart iş birliği ile Londra’da yapıldı. Açılış konuşmalarını MomTalks (Anneler Konuşuyor) kurucusu ve platform partneri Zeynep İşman yaptı. Bu platformda alanında en uzman olan kişiler ile ebeveynler buluşturuluyor. Uzmanlar, alanlarına dair anlatılar yapıyor ve konuşmalardan sonra da soru cevap yapılıyor ve şahane bir fikirleşme ortamı çıkıyor ortaya.
Çocuğum yok ancak iyi bir hala ve teyze olduğumu düşündüğüm için açıkçası, “ben ne alabilirim buradan” diye gittim. Elim boş dönmedim. Öğrendiklerimi de hemen abim ve kız kardeşimle paylaştım. Ayrıca işlerini iyi yapan ve bildiklerini çok güzel anlatabilen insanlarla tanıştım. Hatta o kadar bilgi dolu konuşmalardı ki, bir ara zihnimde ben bile kayboldum. Ayrıca konu başlıkları da çok ilgimi çekmişti. Mesela, “epigenetik” ve “nutrigenetik”in çocuklarda ve yetişkinlikteki önemi, yaşlanmamak acaba çocuklukta mı başlar… Bir diğer konu başlığı ise; Yapay Zekâ ile Büyüyen Nesil: Tehlike mi Fırsat mı? Nörobilimden çocuk ve ergen psikolojisine uzanan konuşmaları yapan kıymetli konuşmacıların anlattıklarını not aldıktan sonra, MomTalks’ın fikir annesi akademisyen, yazar Bahar Eriş’le konuşmak istedim. Yankılarının oldukça derin olduğu kitapları var. Korkmasaydın Ne Yapardın?, Her Çocuk Üstün Yeteneklidir, Anne Beynim Aç, Baharın İlk Şarkısı ve yakında okuyucuyla buluşacak yeni kitabı.
- Mom Talks nedir ve fikri nasıl ortaya çıktı? Bu platformu kurarken motivasyonun neydi? Kişisel bir deneyimden mi ortaya çıktı?
MomTalks 2017 İstanbul doğumlu. O dönemde sosyal medyada popüler anne hesapları dikkatimi çekiyordu. Bazı influencer anneler kendi deneyimlerini genel doğrular gibi paylaşıyordu ve bazen paylaştıkları çok kişisel, kendi çocuklarının gerçeğini herkes için geçerliymiş gibi yansıtan, bilimsellikten uzak, “mükemmel annelik” imajlarıydı. Bu da başka ebeveynleri, özellikle de çocuğun sorumluluklarını genellikle omuzlarında taşıyan taraf olan anneleri hem yanlış yönlendiriyor hem de eksik ve yetersiz hissettiriyordu. Oysa mükemmel ebeveynlik bir yanılsama. Dolayısıyla annelerin doğru uzmandan doğru bilgiye ulaşabilecekleri, onlara “eksik, yanlış, yalnız değilsiniz” diyen bir platform olarak başladı MomTalks.
Ayrıca annelik Türkiye’de çok romantize ediliyor, idealize ediliyor ama altını doldurmak lazım. Peki o kadının eğitimi için, refahı için, güvenliği için, yükünü hafifletmek için ne yapıyorsun? Ne gibi destekler sağlıyorsun? Anneliği kutsallık kılıfına sarıp kadınları o kılıfın içinde boğan bir sistem var. “Annelik meselesini konuşalım” anlamını da taşıyor MomTalks.
Etkinlik kendini geliştirmek isteyen herkese açık. Başta sloganımız “Gelecek anneden başlar” şeklindeydi. Her ne kadar biz ne demek istediğimizi anlasak da, herkes bizim gibi algılamadı bu sloganı. Daha sonra “Gelecek aileden başlar” diye revize ettik. “Aile” bizim için çok geniş bir kavram; bazen anne-baba-çocuk, bekâr bir anne, bazen bekâr bir baba, bazen dede-torun, bazen bir kadın ve kedisi bile olabilir. Dolayısıyla kendini geliştirmeyi, bakım verdiği her kim ise onu daha iyi anlamayı isteyen herkes MomTalks’a geliyor.
Babalar çok önemli ama sahada çoğu zaman yoklar. Sadece bizim eğitimimizde değil, neredeyse ebeveynlere yönelik tüm eğitimlerde katılımcıların yüzde 90’ı kadınlar, anneler. Lawrence Cohen, “Babalar hem ebeveyndir hem de erkek; ama ne yazık ki ebeveyn olmaktan çok erkek olma konusunda eğitim alırlar. Bu erkeklik eğitimi özellikle, çocuklar ile oyun oynama yoluyla veya başka yollarla derin bir duygusal bağlantı kurmalarını, bu şekilde babalık etmelerini engeller” diyor. Biz de babaları teşvik etmek için her etkinlikte geldikleri için ayakta alkışlatıyoruz ve “Katılmanızın, bir gün sizi alkışlamayacağımız kadar normalleşmesi dileğiyle” diyerek de eklemede bulunuyoruz. Sonuçta bu müşterek bir sorumluluk. Normal olan sorumluğun paylaşılması, oysa hala “babanın yardım etmesi” gibi ifadeler yaygın maalesef.
- MomTalks’ın nasıl bir duruşu var? Konularınızı neye göre belirliyorsunuz ve katılımcı ebeveynler buradan hangi konularda bilgi ve fikir sahibi olarak ayrılıyor? Ayrıca, gündemde ve haberlerde çocuklara dair olan olaylar da etkili oluyor mu konu başlıklarınızı seçmenizde?
Konularımızı ebeveynlerin en çok merak ettikleri, en çok sordukları temalara göre belirliyoruz. O konunun en güvenilir uzmanlarını bulmaya çalışıyoruz. Mesela 29 Kasım’da Ankara’daki etkinliğimizde akran zorbalığı, ergenlikte sağlıklı ilişki ve iletişim, çocuklara sınır koyabilmek, boşanma ve bekâr ebeveynlik gibi konuları işleyeceğiz. Gündemde olan olaylar da elbette etkili oluyor. Ayrıca sponsor desteğine ihtiyacı olan bir etkinlik, dolayısıyla bazen temalarımızı ve konuklarımızı sponsorlarla ortaklaşa belirleyerek ilerliyoruz.
- Mom Talks’u yıllardan bu yana yapıyorsunuz bunca ebeveyni bu kadar bir arada tutan şey, bu birlikteliği güçlü kılan şey ne? Ayrıca, başladığınız günden bu yana nasıl bir gelişim gösterdi?
Bu dönemde güven çok önemli bir konu. İnsanlar kime güveneceklerini şaşırmış durumdalar. Aileler ve eğitimciler bizi güvenilir bir kaynak olarak görüyorlar, büyük gurur bizim için. Dokuz yıldır bu etkinliği sürdürüyoruz. Zaman içerisinde bir topluluk ruhu oluştu. Eğitime değer veren insan sayısı giderek azalıyor, dolayısıyla burası eğitime ve öğrenmeye değer veren az sayıda ruh arkadaşının bir araya geldiği, kavuştuğu, bazen ilk kez tanıştığı bir ortama dönüştü. İlk başta sadece İstanbul’dayken şimdi farklı illerde ve bildiğiniz gibi çok yakında Londra’da da etkinliğimizi düzenledik. Yavaş ama emin adımlarla büyüyoruz. Ben ebeveyn eğitimini bir memleket meselesi olarak görüyorum, ne kadar çok insan buna katılırsa kardır diye düşünüyoruz. Belki yurtdışında bu ihtiyaç o kadar yüksek olmayabilir, ancak bizim ülkemizde gerçekten büyük bir ihtiyaç. Kurumlardan daha çok destek bekliyoruz bu konuda.
- 2017 senesinde en sık gelen sorulardan bu yana çok değişim var mı merak ediyorum? Çünkü artık teknoloji de hayatımızın........© T24





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d