İklim Kanunu: Büyük adımlar, eksik detaylar!..
HavaYorum5
Türkiye, iklim krizine karşı ilk resmi adımını atıyor: TBMM’deki İklim Kanunu tasarısı, 2053’te “net sıfır emisyon” hedefiyle masada. Kanun taslağı, Sera Gazı Emisyonlarının Azaltılması, İklim Değişikliğine Uyum, Afet Yönetimi, Enerji Verimliliği ve Yenilenebilir Enerji, Kentsel Dönüşüm gibi konulara daha fazla vurgu yapmakta. Bu yüzden sanki daha çok “karbon kanunu” gibi de duruyor ama iklim değişikliği denince akla, kentlerde su kıtlığı, sıcak hava dalgası, hava kirliliği, kent ısı adası, vb birçok şey daha geliyor...
Ancak yine de bu yasa, tıpkı bir fırtınaya hazırlanırken pencereleri kapatıp çatıyı unutmak gibi… İyi niyetli ama eksik. Peki bu kanun gerçekten işe yarar mı, yoksa kağıt üzerinde mi kalır? İçinde bir dil ve fikir birliği var mı? Detaylarıyla inceleyelim.
Kanunun adı şimdilik “İklim Kanunu”. Peki ya “İklim Değişikliği ile Mücadele Çerceve Kanunu” dense? Çünkü “değişim” kaçınılmaz, ama “mücadele” aktif bir eylem çağrıştırır. Örneğin, deprem yönetmeliğine “Zemin Kanunu” demek ne kadar anlamlıysa, bu da o kadar anlamsız. Adına “mücadele” eklemek, devletin bu işi ciddiye aldığını vurgular. Üstelik, “iklim değişikliği” ifadesi, bilimsel literatürle de uyumlu. Belki de kanunun ilk maddesi, ismini düzeltmekle başlamalı!
Kanun, “İklim Değişikliği Başkanlığı”nın koordinasyonundan bahsediyor. Peki bu başkanlıkta çalışacak kök nedendeki uzmanların meteoroloji veya iklim bilimi geçmişi şart mı?........
© SuperHaber
