menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Zeytin

497 127
25.06.2025

Bugün size, ikisi de yurtdışından, ama ikisi de Türkiye’ye dair, iki fotoğraf göstereceğim.

Birincisi Almanya’dan, hani “Almanya bizi kıskanıyor” deniyor ya, işte o Almanya’dan, bir marketin broşürü, Türkiye’de beş yıldızlı otelde, sekiz gün, her şey dahil, 199 euro.

Turizm malum, bütün dünyada turizm, bizde durizm... Turist adı üstünde, turlayan insan, bize gelenler durist, uçakla gelip her şey dahil otele yerleşirler, hiçbir yeri turlamadan, çarşıya bile çıkmadan, otelde dururlar.

Sabahın köründen gecenin kör karanlığına kadar tıkınırlar, canlı müzik eşliğinde doluştukları açık büfelerde trafik levhası ebatlarındaki tabaklara dönerin üstüne şöbiyet, balık buğulamanın yanına lahmacun, ıspanaklı krepin altına şiş kebap, karpuzla turşuyu yan yana doldurup, birer lokma tadarlar, gerisini komple çöpe atarız.

Kulaklarından fışkıracak kadar içip, dünyanın en güzel plajlarında kulaç atarken, ekmek arası sucuk, haşlanmış mısır ve dondurma servisi alırlar.

Şezlongta keyifle popolarını kaşırken, iskelede piyano çalar, fıstıklı lokumla ikram edilen Türk kahvesini buzlu bira eşliğinde yudumlarlar.

Benim diyen spor kulüplerinde bile bulunmayan özel havalandırmalı salonlarda bisiklet çevirip, saunada kavun, çilek, karadut atıştırarak ter atarken, hamamda meyve kokteyliyle serinleye serinleye kese attırırlar.

Hava kararınca antik tiyatro büyüklüğünde tribünlere oturup, kağıt helvalarını........

© Sözcü