menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Güvenilir olmak için doğruyu söylemek gerekir!..

228 18
12.07.2025

Aylardır ulaşmaya çalıştığı belge nihayet önünde duruyordu. İçinden “Tamam” diye geçirdi. “Artık bombayı patlatabiliriz!..”

O sırada telefon çaldı. Arayan patronun sekreteriydi. “Seni çağırıyor, hemen gel” dedi.

Son dönemde patronun sık sık çağırmasına alışmıştı! “Acaba yine ne oldu? Kimin kuyruğuna bastık!” diye düşündü...

★★★

Koridoru hızla geçip, görkemli yönetim odasına girdi.

Sekreter her zaman olduğu gibi, güler yüzle ve ayakta karşıladı.

Ülkenin en sevilen gazetecilerinden biriyle aynı ortamda çalışmaktan çok mutluydu.

“Annemin özel selamları var. Biliyorsun o senin koyu bir hayranındır” dedi.

“Senin gibi güzel ve akıllı bir evlat yetiştiren annene selam ve saygılarımı söyle lütfen! Patronun neden çağırdığını biliyor musun?”

“Hayır, ama bugün çok düşünceli!..”

★★★

İçeriye girdi. Sekreterin dediği gibi, patronun suratı bir karış asıktı.

“Hayrola patron, nedir bu halin? Yine bir sorun mu var?..”

“Otur da anlatayım!”

Babacan görünümlü patron önce hal hatır sorup ekran başarılarını kutladı.

“Reytingin çok iyi, bana kazandırıyorsun. Teşekkür ederim” dedikten sonra konuya girdi:

“Ama haberlerin beni sıkıntıya sokuyor! Dün yine arayıp uyardılar!”

“Kim aradı?..”

“Kim arayabilir, o!.. Daha doğrusu onun adına (...) aradı!..”

“Peki ne söyledi?”

“Senin üzerlerine çok gittiğini, buna bir çözüm bulmam gerektiğini söyledi!”

“Ne yapmışım, nasıl üzerlerine gitmişim?..”

“Son programında, ‘Bu dava ülkenin kırılma noktasıdır. Zulümle soruşturma arasında ince bir çizgi vardır. Soruşturmada bu çizgi aşılmıştır’ demişsin. Ona çok bozulmuş!”

“Peki öyle değil mi? Siz de bu kanıda değil misiniz? Dava zulme dönüşmedi mi?..”

★★★

Patron hemen cevap vermedi. Önündeki kahveden bir........

© Sözcü