Gülcemal ve Nusrat Mayın Gemisi...
Bir vapurdan ötesiydi o.
Bir şiirdi. Bir türküydü. Bir hatıraydı.
Adı bile gül kokuyordu; Gülcemal...
Orhan Veli, çocukluk sevinçlerini onun resminde bulmuştu:
“Hangimiz bilir, benim kadar,
Karpuzdan fener yapmasını,
Sedefli hançerle, üstüne,
Gülcemal resmi çizmesini...”
★★★
Bedri Rahmi, İstanbul’u düşündüğünde ilk onun dumanını görmüştü.
“İstanbul deyince aklıma Gülcemal gelir,
Anadolu’da, toprak damlı bir evde,
Gülcemal üstüne türküler söylenir.
Süt akar cümle musluklarından,
Direklerinde güller tomurcuklanır.
Anadolu’da, toprak damlı bir evde çocukluğum,
Gülcemel’le gider İstanbul’a,
Gülcemal’le gelir...”
★★★
Şairlerin dizelerine giren bir gemi, sıradan bir gemi değildir.
O, halkın belleğinde yaşayan bir efsanedir.
★★★
Gülcemal, Amerika’ya ilk Türk bayraklı yolculuğu yapan gemiydi.
Çanakkale’den yaralıları taşıdı, torpile direndi, batmadı.
Karadeniz’de sevdalıların mektuplarını, anaların gözyaşlarını sırtlandı.
“Gülcemal dedukleri
Denizi elekleyi.
Bacalari dumanli
Kıyılari bekleyi.
Gülcemal........
© Sözcü
