Nasıl bir süreç yaşanıyor?
Güneydoğu illerimizde bölücü terör örgütü uzun süredir eylem yapamıyordu. Yolları kesmeleri, kimlik kontrolü yapmaları, askeri- polisi kaçırmaları dönemi yıllar önce kapanmıştı. Hainlerin, 2015 yılında kaçırdıkları polis ve askerlerimizi tam 6 yıl mağaralarda oluşturdukları cezaevlerinde tuttular. Onlara güneş yüzü göstermediler. 80 kilo olan o gençler kafalarından vurup şehit edildiklerinde 35-50 kiloya inmişti. Zayıflıktan anne-babaları bile evlatlarını tanıyamamıştı.
Rahmetli Bülent Ecevit, Güneydoğu’nun dışında ülkemizde “Kürt sorunu” bulunmadığını belirtiyor, bunun da tarihten gelen feodal yapıdan kaynaklandığını, halkı bunların sömürdüğünü, devletten aldıkları teşviklerle bir dönem “hayali fabrikalar yaptığını” anlatıyordu. Ecevit, kurduğu hükümetlerde bakan yaptığı kişilerin Kürt kökenli olduğunu aylar sonra öğrendiğini belirtiyor, “Bunları sormayı da ayıp sayarım” diyordu. Türkiye’nin Sevr’i yırtıp atmasıyla bazılarının iştahlarının kursaklarında kaldığına değiniyordu.
TARİHSEL SORUMLULUĞU
“Terörsüz Türkiye” söylemleri Güneydoğu’da bir şey değiştirmedi. Çünkü uzun süredir terörden uzak yaşanıyor. Diyarbakırlı Avukat Sertaç Eke de Türkiye’nin en karmaşık ve en köklü meselelerinden birisi olduğunu belirttiği “Kürt sorunu”nun onlarca yıl boyunca farklı siyasi iktidarlar ve toplumsal aktörlerce çeşitli biçimlerde ele alındığını belirtti. Eke şunları söyledi:
“Bu sorunun bugün geldiği noktada, artık geçmişin dar güvenlikçi yaklaşımlarıyla değil,........
© Sözcü
