9 Temmuz 2025...

Terörist başı Öcalan’ın videolu mesajı yayımlandı.

Ve dedi ki:

“Varlık tanınmış, dolayısıyla ana amaç gerçekleşmiştir...”

Ne diyor?

“Ana amaç gerçekleşmiştir.”

Yani, başardık diyor.

★★★

11 Temmuz 2025...

PKK terör örgütü, gösterişli bir törenle 30 silah yaktı.

“PKK silah bıraktı, bırakıyor” denildi.

“Şart yok, herhangi bir anlaşma yok” söylemi sık sık tekrarlandı.

★★★

Oysa...

Silah yakma gösterisinden hemen önce, PKK elebaşı Bese Hozat koşulları açıkladı:

“Bu tarihi girişimin başarıya ulaşması için çok ciddi hukuksal reformlara ihtiyaç var. Yasal ve anayasal düzenlemelere ciddi bir ihtiyaç var...”

★★★

Ne diyor?

“Yasal ve anayasal düzenlemelere ihtiyaç var.”

Yani, Anayasa’nın 42, 66 ve yerel yönetimle ilgili maddelerinin değiştirilmesi...

Yani, “ulus” ve “üniter” devlet yapısının çimentosu olan maddeler...

★★★

“Terörsüz Türkiye” süreci başlangıcında...

“PKK’nın tüm uzantıları silah bırakacak, YPG de dahil” dediler.

Öyle bir rüzgâr estirildi...

Fakat, gerçek kısa sürede ortaya çıktı.

★★★

Suriye’de PKK’nın kolu YPG’nin silah bırakmayacağı anlaşıldı.

YPG, 80 bin teröristle PKK gücünün yaklaşık yüzde 95’ini oluşturur.

Yani, tüm koşullar sağlansa bile, PKK’nın sadece yüzde 3’ü, bilemediniz yüzde 5’i silah bırakacak.

★★★

İmralı tutanaklarına göre, terörist başı 2013’te örgütüne şu talimatı verir:

“PKK’nın gücünü, Suriye’deki YPG’ye aktarın...”

Ve PKK, 2013’ten beri, silahlar dahil gücünün önemli bir bölümünü Suriye’deki YPG’ye kaydırdı.

Peki, geriye kim kaldı?

Sınırlı sayıda, işe yaramayan terör örgütü elemanı........

© Sözcü