Başlıktaki sözler, Natuk Baytan’ın 1977’de çektiği, Cüneyt Arkın’ın da başrolünde oynadığı “Hınç” adlı filmden bir replik...

Kemal isimli “iyi adam”ı canlandıran Cüneyt Arkın, bu sözlerle düşmanlarına, yani kötü adamlara korku salıyordu...

CHP’nin önceki Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı adayı olduğu günlerde bu repliği seçim kampanyasında kullandı.

“Ben Kemal, geliyorum!”

Kemal bir türlü gelemedi ama bu ülkenin bir çok kentinin duvarlarında Kemal Kılıçdaroğlu’nun resmiyle birlikte o sözler hâlâ duruyor.

Seçimin ardından da AKP’li bir grup aynı duvarları başka bir cümleyle doldurdu:

“Ben Kemal, gidiyorum!”

★★★

Filmdeki Kemal geldi, düşmanlarını teker teker cezalandırdı ama... Halkın yarısına yakınının oy verdiği “Kemal”, bir türlü gelemedi.

Gelemediği gibi elinde olan Genel Başkanlık koltuğunu da kaybetti...

Tayyip Erdoğan’a tam 12 kez yenilmeyi içine sindiren Kemal Bey, parti içinde yenilmeyi ve “gitmeyi” bir türlü içine sindiremedi.

Genel Merkez’den ayrılır ayrılmaz bir ofis tuttu.

Kurutay’da kendisini destekleyen “azınlık”la bu ofiste bir araya gelerek, mevcut CHP yönetiminin altını oyma çalışmalarını sürdürdü.

★★★

Kendisinin koltuğuna oturan eski “sağ kolu” Özgür Özel’in kısa sürede partiyi bu kadar yükselteceğine ihtimal vermiyor; bu yüzden de eski görevine döneceğine inanıyordu.

Özgür Özel-Ekrem İmamoğlu ikilisi büyük bir heyecanla çalışıp yerel seçimlerde CHP’yi birinci parti yapınca........

© Sözcü