Kıtlığın matematiği!
Soğuk bir sabah vakti Varşova Gettosu’nda altı yaşındaki bir dilenci çocuk, pencereden uzatılan bir ekmek parçasına uzanamayacak kadar halsiz halde kaldırımda yatıyordu.
1941 baharına gelindiğinde, esnafın açlıktan baygınlık geçirmesi veya sokaklarda yatan cansız bedenlere rastlamak günlük hayatın olağan bir parçasıydı.
Açlığın çıldırttığı bir baba, kendisi de yarı açken, eşinin ertesi güne sakladığı küçük bir ekmek somununu gece yastığının altından çalıp yedikten hemen sonra cansız yere yığılıp kaldı. Elinde hâlâ “utanç verici ganimetini” sıkı sıkıya tutuyordu.
Bu dehşet verici sahneler, Nazi Almanya’sının Yahudi nüfusu kasıtlı açlığa mahkûm etme politikasının gerçek yaşam öyküleriydi. (Nuremberg Mahkemesi Tutanakları)
★★★
Nazi ideologları, Yahudileri “gereksiz yiyiciler” ve “aşağı ırklar” (Untermensch) olarak görüp onları imha planlarının bir parçası olarak kasıtlı açlığa terk etti.
Özellikle Polonya’da gıda tayınları ırksal temelde belirlendi. Alman sivillere en yüksek pay ayrılırken, Polonyalılara düşük, Yahudilere ise ölümcül derecede yetersiz pay ayrılıyordu.
1941 yılında Polonya’da Almanlar günde 2613 kalorilik gıda hakkına sahipken, Polonyalılara 699 kalori, Yahudilere yalnızca 184 kalorilik bir günlük gıda payı öngörülmüştü. Yahudilere ayrılan bu pay, normal bir insanın ihtiyacının yüzde 10’undan dahi azdı ve fiilen aç bırakma anlamına geliyordu. Nitekim Naziler, Yahudi nüfusunu tarım yapmaktan da men ediyor, gıda ticaretinden uzaklaştırarak yiyeceğe erişimlerini sistematik olarak engelliyordu.
Yine 1941 sonlarında çıkan özel bir emir, işgal altındaki Doğu topraklarında Yahudilere verilen gıda miktarını diğer grupların en düşük payının yarısına indirmiş, hatta yerel tarım ofislerine Yahudileri hiç beslememe yetkisi tanımıştı. Bu, Yahudi toplumunu açlıktan ölüme terk etme politikasının resmi onayıydı.
Varşova Gettosu, Nazi işgal idaresinin Yahudilere yönelik aç bırakma politikasını en sert biçimde uyguladığı yerlerden biriydi. Getto, Kasım 1940’ta yüksek duvarlarla dış dünyadan yalıtılarak resmen mühürlendiğinde, kentin yüzde 30’una tekabül eden 400 bin Yahudi, şehrin sadece yüzde 2.4’lük dar bir bölgesine tıkıştırılmıştı.
Resmi gıda tayınları, kişi başına günde 181 kalori gibi........
© Sözcü
