İzmir grevi
İktisadın temeli “arz ve talep” kanunudur. Bunu bilmek için iktisat tahsil etmeye hatta okuma yazma bilmeye bile gerek yoktur. Bu kanun yaşayarak öğrenilir. Peki bu kanun ne der? Çok şey der; ama ben önce herkesin uyguladığı bir hükmünü hatırlatayım: “Arzı azalan ürünün fiyatı artar” der. Bu ürün, ekmek peynir gibi fiziki mal da çöp toplamak veya otobüs sürmek gibi bir hizmet de olabilir. Asla unutmayın! “Her fiyat bir gelir, her gelir bir fiyattır.” Birilerinin geliri artacaksa, mutlaka bir şeylerin de fiyatı artacaktır. Verimlilik artırılırsa, fiyat artmadan da gelir artabilir. Ancak, sebep-sonuç bağlantıları “diğer şartlar sabit kalmak şartıyla” saptanır. Arz ve talep kanunu, “piyasa fiyatı” arz ve talep miktarlarının eşitlendiği noktada oluşur der. Eğer devletler, firmalar, karteller, sendikalar veya mafya “fiyatın/ücretin” bu noktada oluşmasına izin vermezse, ekonomide çarpıklıklar oluşur. Kıt kaynaklar yanlış tahsis edilir. Atın önüne et, itin önüne ot konur. Sadece, milli gelirin emek ile sermaye arasında değil “ücret gelirlerinin emekçiler arasında dağılımında da” adaletsizlik ortaya çıkar. Adam Smith, fiyat mekanizmasına, ekonomiyi yöneten “görünmez el” demiştir.........
© Sözcü
