menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yaşadığımız acılardan ne zaman ders alacağız?

21 1
25.01.2025

Sürekli yas halindeyiz. Çünkü sürekli ölüyoruz, sürekli öldürülüyoruz ve ölümümüze sebep olanların elini kolunu sallayarak hayatlarına devam ettiğini gördükçe, bir daha ölüyoruz. Adalete olan inancımız tazelense, belki dibine battığımız o su birikintisinden çıkıp ciğerlerimizi oksijenle doldurabileceğiz. Ama şimdilik yön yer çekimine doğru aşağı gibi görünüyor. Bir sonraki felakete kadar gündemimizde her acı. Grand Kartal Otel’deki denetimsizliği, facia sonrasındaki belge savaşlarını, elini taşın altına koyması gereken yetkililerin sorumluluğu ateşten top gibi birbirinin kucağına atmasını konuşuyoruz bugünlerde. Önceki felaketleri hatırlıyor, “onlarda sorumlular ceza alsaydı, bugün acaba farklı bir sonuç olur muydu”yu tartışıyoruz. Ama ateş düştüğü yeri yakıyor. Ben de bugün size 30 Kasım 2007’de Isparta’da meydana gelen Atlas Jet uçak kazasının yargı sürecini anlatacağım. Uçakta hayatını kaybeden 57 kişiden biri 27 yaşında yitirdiğimiz kuzenim Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü Araştırma Görevlisi Özgen Berkol Doğan’dı. Bakın 2007’den bu yana neler oldu ve kimler nasıl ceza almadı...

Özgen Berkol Doğan

Kazanın suçu ölen pilotların üzerine atıldı

O dönem Atlas Jet’in Yönetim Kurulu Başkanı, şu an Kartalkaya’daki faciada sorumluluğu var mıydı yok muydu diye tartıştığımız Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un ikiz kardeşi Murat Ersoy’du. Şirket 2023’te iflas açıkladı, ismi Atlas Global oldu. Murat Ersoy o günden bu yana bu şirkette de aynı koltukta oturuyor. 2007 yılında evlenen Murat Ersoy’un nikah şahidi o dönemin Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’dı. Ersoy ailesinin uzun yıllardır AKP ve Binali Yıldırım ile yakın ilişkileri olduğu biliniyor. Yazının devamını okurken bu bilgiler aklımızın bir köşesinde dursun. Biz dönelim kaza gününe. Atlas Jet düşen uçağı World Focus Havayolları şirketinden kiralamıştı. 00:30’da İstanbul’dan havalanan uçakla en son 01:21’de iletişim kuruldu. Isparta havalimanına 12 kilometre kala bir tepeye çarpıp düşmüştü. Gürültü duyduğunu söyleyen yakın köyde oturanlar sayesinde gün ağarınca enkaza ulaşıldı. Enkaz bile sinyal vermiyordu çünkü. Kazadan saatler sonra, daha hiçbir inceleme yapılmadan Sivil Havacılık Genel Müdürü Ali Arıduru da dönemin Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım da “Uçakta teknik sorun yok, pilotaj hatası” dedi. Ancak 1 Aralık 2008’de Vatan Gazetesi’nin ulaştığı Kaza Kırım Raporu’nda uçağın önündeki engellere çarpmasını önleyecek EGPWS adlı cihazın bir başka uçakta arıza verdiği için söküldüğü, çalışmadığı halde düşen uçağa takıldığı, bu aletin arızasının şirkete 33 kez rapor edildiği ortaya çıktı. Cihazın yenisini almak 40-60 bin dolar maliyet demekti. Umursanmamıştı. Pilotların kendi aralarındaki konuşmalarını kaydeden teyp (CVR) çalışmıyordu. Kara kutudaki son 9 günün kaydı da yoktu.

Murat Ersoy

Karakutudan........

© Sözcü


Get it on Google Play