Erdoğan’ın “kendine çekme” stratejisini CHP kabul edemez
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan cumartesi günü İstanbul’da, CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirdi. Kılıçdaroğlu’nun siyasetteki normalleşmeyi baltaladığını söyleyen Erdoğan, “Geçen sene koltuğundan tardedilen eski genel başkan bir köşeye atılmanın hıncıyla sosyal medyadan sürekli sağa sola sataşıyor. Milleti kutuplaştırarak, siyaset ortamını gererek kendisini gündemde tutmaya çalışıyor. Zehirli diliyle Türkiye’nin siyasi atmosferinin normalleşmesine bir türlü müsaade etmiyor” ifadelerini kullandı. Bunun üzerine Kılıçdaroğlu’nu aradım. CHP’nin eski lideri sözlerine şu tespitle başladı:
İTİRAZLARI ETKİSİZLEŞTİRMEK
“Dikta rejimlerinde diktatörler, yaptıklarının normal, hatta yapılması gereken işler olduğunu topluma kabul ettirmek isterler. İtiraz gelmemesi için de itiraz edenleri yanlarına çekmek için birden fazla parametreyi kullanırlar. Vatanseverlik gibi, din elden gidiyor gibi, emperyal güçlere karşı mücadele, terörle mücadele gibi... Bu ve benzeri söylemlerle kontrolündeki medya gücünü kullanarak gelecek itirazları etkisizleştirirler. Asıl amaçları ise muhalefeti yumuşama- normalleşme iklimine çekerek içinde bulundukları zorlukların dillendirilmesine engel olurlar.”
EKONOMİK KRİZ VE GELECEK ZAMLAR
Araya girdim ve “Zorlukların dillendirilmesinin önünü kesmek... Bir savaş korkusuyla mı olacak bu?” sorusunu yönelttim. Dedi ki:
“Terör tehditleri ve savaş korkusuyla diktatörlerin seçmenlerin algılarını ve oy tercihlerini ciddi şekilde etkiledikleri bilimsel olarak kabul edilmektedir. Türkiye’de biz bunun fazlasıyla şahidiyiz. Cumhur İttifakı, terör tehditleriyle seçimleri kazandı. Bunu o kadar çok kullandılar ki inandırıcılıklarını yitirdiler. Şimdi daha büyük bir korkuyla, savaş korkusuyla algı operasyonuna devam ederek halkı seçimlerde kendilerini tercih etmeye yönlendirecekler. Hiç şüpheniz olmasın, yandaş medyayı kullanarak savaş korkusunu yayacaklar ve ekonomik krizi ve gelecek zamları, savunma harcamaları ile ilişkilendirecekler, hep........
© Sözcü
visit website