Platon ve Devlet (2)
Yazımızın dünkü bölümünde Platon’un ideal devlet anlayışına ilişkin düşüncelere yer vermiştik. Bugün ise devlet biçimlerine ilişkin görüşlerini paylaşacağız. Platon, beş çeşit devlet yönetiminden bahsediyor. Patriaşi’den başlayan bu yönetim şekillerinin sonuçluğuna ise tiranlığı yerleştiriyor.
Patriarşi
Platon’a göre, ideal devlete en yakın yönetim tarzı patriarşidir. Özel mülkiyet ve zenginliğin baş göstermediği, herkesin en yaşlı etrafında toplandığı gelenek ve ataların sözleri dışında yazılı yasalara ihtiyaç duyulmayan, yalın bir devlet tarzı olarak değerlendiriliyor.
Monarşi ve Aristokrasi
Patriarşi yönetimindeki bahsedilen topluluk büyüdüğünde, farklı gelenek ve göreneklere sahip aileler ortaya çıkmış ve bunlar çoğaldığında düzeni sağlayacak kanunlara gereksinim duyulmuştur. Böylece konulan kanunlar ile yeni bir yönetim şekline geçilmiştir. Bu yönetim, tek bir aile şefinin elinde olursa monarşi kurulmuş olur. Aile şefleri bir araya gelerek yönetime sahip olurlarsa ortaya aristokrasi çıkar. Platon yönetme sanatına kalabalığın, yani çoğunluğun sahip olamayacağını düşünür. Ona göre, ideal yönetim tek bir kişinin ya da seçkin bir grubun başta olduğu yönetimdir.
Timokrasi
Aristokrasi düzeninin bozulması sonucu ortaya çıkar. Monark veya aristokratların bilgelik ve doğruluktan daha ziyade şan ve şöhrete önem vermesi, şan ve ün peşinde koşan askerlerin yönetim ele geçirmesiyle kurulmuş olan yönetimdir. Bu tür yöneticiler sadece kendi menfaatlerini önemseyip ve yönetilenler üzerinde şiddet yoluyla kendi zenginliklerini arttırmayı amaçlamışlardır. Platon, şan şeref arayan insanın karşısında gösterdiği bu yönetim şekline Girit ve Lakedemonya devlet şekilleri örnek........
© Sonsöz
