MEŞRUİYETİN KAYNAĞI
Bu iki büyük yalan şunlardır:
Bilim ilerleyince “ASİL KAN” diye bir kan grubu olmadığı, kan gruplarının RH ve – faktörü ile birlikte 0, A, B ve AB gruplarından ibaret olduğu kanıtlandı, yeryüzünde yaşayan bütün insanların aynı genetik kodu ve benzer kan gruplarını paylaştığı öğrenildi.
Diğer yandan tarih boyunca kurulmuş dinlerin hemen hemen hepsi egemenler için meşruiyet kaynağı olmuş ve egemenlerin “BENİ TANRI SEÇTİ” iddiasını kanıtlamak için kullanılmıştır.
Aydınlanma devrimi ile beraber insanlar tanrı tarafından seçilmiş ve özel olarak görevlendirilmiş kişiler olmadığını da fark etti. Bu farkındalık üzerine Tanrı Merkezcil Skolastik Çağ kapandı, İnsan Merkezcil Hümanist çağ böyle başladı, laik ve demokratik düzenler de işte bu farkındalık üzerine inşa edildi.
Aydınlanma devriminden bu yana egemenliğin ve meşruiyetin tek geçerli kaynağı halktır, başka bir egemenlik ya da meşruiyet kaynağı aramak demokratik düzene ihanettir.
Bu topraklarda egemenlik ve meşruiyetin kaynağı meselesine gelince:
Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919 tarihinde başlayan yürüyüşünün ana fikri; "Hâkimiyet, bilâ kayd ü şart........© Sonsöz





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d