menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

CHP’cilik

22 14
29.03.2025

Türkiye solunda genel olarak kendi sağındaki güçlere umut bağlamak veya burjuvazinin temsilcileriyle işbirliği stratejisi kadim bir sorundur. O kadar ki, genel tabloya bakıldığında “bağımsız sınıf tavrı” tarihimizde neredeyse istisna sayılır…

Üstelik karşıt sınıfların işbirliğine varan bu yaklaşımın, “Cumhuriyet devrimine sahip çıkmak” gibi doğru bir ittifak “ortak paydasının” dışına taştığı da görülebilmiştir. Örneğin “partili gelenek” dediğimiz işçi sınıfı partisi kulvarında Kemalizme atfedilen abartılı misyon yüzünden zaman zaman sosyalist iktidar hedefinin üstünün örtülmesi bir yana, İkinci Dünya Savaşı’nın bitiminde Demokrat Parti’yi kuracak olan gericilerle cepheleşmeye kalkışılmıştır!

1980’lerde asıl amacı komünist partiyi tasfiye etmek olan bir grup ANAP’ı pek beğeniyordu. Bundan neredeyse yirmi yıl sonra solun bütün kesimlerinden oluşturulan berbat bir koro AKP’yi demokrat ve devrimci ilan etti.

Bu majör meselelerin yanında şeriatçı parti kurulmasının, hiç olmazsa kâğıt üstünde önünü kesen TCK 163. maddenin, sola karşı sallanan 141-142 kılıcıyla eşdeğer sayılması gibi acayiplikler yaşandı. “Tutarlılık adına” sadece işçi sınıfına değil, ortaçağdan çıkagelen dincilere de özgürlük istemeliydik!

1970’lerin sonunda düzen sağının anti-komünist sopasında “yükselen Sovyet emperyalizmine karşı milli devletin gücünü” görenler olmuştu… Saymayalım onları...

Avrupa’dan demokrasi beklemek, bu uğurda AB konuşulurken araya “emeğin Avrupa’sı” uydurmasını sıkıştırmak, gözü kulağı hep sağa dönük yaşayan solcuların yaratıcılığı sayıldı. Hem AB kaynaklı fonlar sayesinde bir sürü “yararlı” iş yapmak, sendikalarda işçilere eğitim vermek, milyonlarca yoksulun içinden birkaçını seçip kredi dağıtmak falan da mümkündü! Umutlar emperyalist Avrupa’nın başkentlerine bağlanmıştı…

Devletin ekonomiye müdahalesi de “hakikaten yanlıştı” ve “özelleştirmeler verimi arttırabilirdi.” Umutlar burjuvazinin devletle daha az sıkı fıkı olduğu varsayılan piyasacı fraksiyonlarına bağlanmıştı. Çok daha eskiden pertavsızla “milli........

© soL