menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Çıplak ayaklar

13 0
01.03.2025

İlk insanın cesareti ayağına geçirdiği ayakkabıyla başlar. Ayakkabıyla birlikte daha hızlı yürür, keşfeder, koşar, kaçar… İnsanda ayakkabısızlık; korku ve çaresizlik hissiyatı uyandırır. “Bir mekana ayakkabı ile girmekle çıplak ayakla girmek arasında büyük bir ruhsal uçurum vardır!” Dinler ve inanışlar “mabetlerinde çıplak ayaklılığı” seçmiştir. Dinler ve inanışların takipçileri açısından çıplak ayakla mabetlere girmenin birçok sebebi olsa da asıl olarak ruhen ve bedenen tam teslimiyeti ifade eder.

Johanna Spyri, 53 yaşında yazdığı eserinde Heidi çıplak ayaklıydı; çünkü çıplak ayaklar, erkek ya da kız bütün “köle çocukları” diğer çocuklardan ayıran keskin uçurumun simgesiydi. Tarih boyunca köleler çıplak ayakla çalıştırılmışlardır. Nazi kamplarında tutulan ve bin bir işkenceden geçirilen insanlar çıplak ayaklıydılar. 12 Eylül’ün zindanlarına atılanlardan ilk istenen ayakkabılarını çıkarmaları olmuştur.

Tüm bu irade gasplarına karşı çıplak ayaklar protestolar ve direnişlerin sembollerinden olmuştur. Madencilerin çıplak ayakla yürüyüş yapmaları muktedirlere karşı işçi sınıfının köklerinden aldıkları cesareti temsil eder. 71’inci Cannes Film Festivali’nde Amerikalı oyuncu ve jüri........

© sendika.org