TEK MOTİVASYONU ERDOĞAN DÜŞMANLIĞI OLAN CHP VE MUHALİF CEPHENİN YOLSUZLUKLA İMTİHANI
Ana muhalefet partisi ve muhalif bloğun merkez çatısı Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), 2024’ün son çeyreğinden başlayıp 2025’te ayyuka çıkan belediyelerdeki yolsuzluk soruşturmaları, İstanbul İl Kongresi'nin iptali ve Genel Merkez Kurultayı'ndaki şaibe iddialarıyla sarsıldı, sarsılmaya da devam ediyor. Bu süreçte CHP yönetimi, iddiaları "siyasi operasyon" olarak nitelendirerek iktidarı suçladı ve skandalları görmezden gelme eğilimi gösterdi. Bu tutum, partinin seçmen tabanı üzerinde nasıl bir etki yaratıyor? Özellikle motivasyonu ağırlıklı olarak AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan karşıtlığı olan muhalif seçmende bir kırılma yaşanır mı?
Bur yandan bu soruların cevabını ararken diğer yandan ülkedeki siyasi dejenerasyon ve seçmen kitlelerinin siyasetin doğası dışı dinamiklerle konsolide edilişine tanıklık edeceğiz. Peşin söylemek gerekirse; gerçekten bir ülke için utanç dolu bir tablonun betimlemesine şahitlik ediyoruz.
CHP'li Başkanlar tarafından yönetilen belediyelerde, 2024’ün son çeyreğinde başlayıp 2025'in ilk yarısından itibaren artan yolsuzluk ve rüşvet soruşturmaları, partiyi zor durumda bıraktı. İstanbul merkezli operasyonlarda, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in PKK bağlantısı iddiasıyla tutuklanmasıyla başlayan süreç, Bursa, Adana, Antalya ve Adıyaman gibi illere de sıçradı. Tutuklananlar arasında 11 belediye başkanı ve çoğu belediye bürokrat ve çalışanlarından oluşan 300’ü aşkın kişi yer aldı. İddialar arasında rüşvet, usulsüz ihaleler ve naylon fatura suçlamalar öne çıktı.
CHP her ne kadar adli operasyonları siyasi olarak nitelendirse de benzer şekilde “siyasi operasyon” diye nitelendirdiği Beykoz Belediyesine yönelik operasyonda gözaltına alınıp tutuklanan Belediye Başkanı Alaattin Köseler'in, hakkında yürütülen yolsuzluk davasında tahliye olunca yaptığı "dava siyasi değil" açıklaması CHP Genel Merkezinin tezlerini çürütürken parti içinde de gerilimi artırdı.
CHP Genel Merkezi her ne kadar belediyelerdeki yolsuzluk ve şaibeli uygulamalar konusunda gerçekle yüzleşmekten kaçıp konuyu “siyasi operasyon” parantezine hapsetmeye çabalasa operasyonları “iktidarın intikamı” olarak nitelendirse de mesela Bursa'da CHP'li ilçe belediyelerine yönelik soruşturmalarda rüşvet ve usulsüzlük iddiaları, milyonlarca liranın paravan şirketler aracılığıyla........
© Samimi Haber
