menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Talak Sûresi: Boşanmanın Usulü ve Boşanmış Kadınların Hakları

10 0
17.05.2025

1-“Ey Peygamber! Kadınları boşayacağınız zaman onları iddetleri içinde boşayın ve iddeti de dikkatle sayın. (Bunları yaparken) Rabbiniz olan Allah’a karşı gelmekten sakının. (Kadınlar bu süreyi beklerken) onları evlerinden çıkarmayın ve kendileri de çıkmasınlar. Ancak açıkça bir hayasızlık yapmaları müstesna… İşte bunlar Allah’ın sınırlarıdır. Kim Allah’ın sınırlarını aşarsa, bilsin ki nefsine zulmetmiş olur. Bilemezsin, umulur ki Allah bundan sonra bir durum ortaya çıkarıverir.”

Ayetin başında Hz. Peygamber’e hitap edilmesiyle ilgili olarak Zemahşeri’nin izahları şu yöndedir: Ey elçimiz Muhammed! Boşanma konusuyla ilgili aşağıdaki hükümleri müminlere bildir ve uygulanmasına titizlikle riayet et! (1)

Öte yandan hitap tekil kalıbıyla Hz. Peygambere olduğu halde, devamında gelen cümleler çoğuldur. Dolayısıyla Onun şahsında bütün mü’minlere hitap edilmektedir. Ayetin başında “boşayacağınız zaman” anlamına gelen bir ifadenin yer alması, boşamanın hissî ve âni olmaması, yeterince düşünüp taşındıktan sonra verilen bir kararın icrası tarzında olması gerektiğini göstermektedir (Zemahşerî, IV, 107)

Boşanmanın iddet içinde olması, yani kadının bu sırada âdetten temizlenmiş ama kocasıyla ilişkiye girmemiş olması demektir.

Hadis-i Şerifte İddet

Hz. Ömer’in oğlu, eşi adet gördüğü sırada onu boşamıştı. Babası Hz. Ömer bunu Resulullah Efendimize haber verince Allah'ın Resulü şöyle buyurdu: “Ona söyle karısına dönsün, karısı temizlenip tekrar adet görünceye ve tekrar temizleninceye kadar ona dokunmasın. Ondan sonra onu isterse nikahında tutar; isterse, bir daha ilişkiye girmeden boşar. İşte Allah’ın, kadınları boşarken dikkate alınmasını emrettiği iddet budur.” (2)

İddet / Bekleme süresinin hikmeti nedir?

Önceki evliliğin etkilerinin tamamen sona ermesi ve kadının yeni bir evlilik yapmaya hazır hale gelmesi manasını da içeren iddet, dinî bir emir olarak hükmedilmiştir. İddet, kadının hamile olup olmadığının anlaşılması, vefat eden kocanın hatırasına saygı ve ric’i boşamalarda karısına dönmesi için kocaya düşünme imkânı sağlama gibi hikmet ve maslahatları içermektedir. Bu yüzden evliliği sona eren bir kadının her halükârda yerine getirmesi gereken dinî ve hukukî bir görevdir. Dolayısıyla kadının hamile olup olmadığının tıbben anlaşılabildiği belirtilerek iddet beklemeye artık gerek bulunmadığı ileri sürülemez.

Not: Erkek, hanımını boşayıp da onun iddet süresi içinde sözlü veya fiili bir şekilde dönüş yapmazsa, artık bu boşama ric’i talak (yeni bir nikâha ihtiyaç olmadan aile hayatını devama izin veren boşama) olmaktan çıkar, bain talaka dönüşür. Talak sayısının bir veya iki olması halinde buna beynûnetü’s-suğrâ (küçük ayrılık) denir ve taraflar ister iddet süresi içinde ister iddet bitiminde yeni nikâh akdiyle tekrar bir araya gelebilir. Ancak erkek üçüncü boşama hakkını da kullanmışsa, artık doğrudan nikâhlama hakkı kalmaz. Bu durumda meydana gelen ayrılığa beynûnetü’l-kübrâ (büyük ayrılık) adı verilir. Böyle biri, hanımı başka bir erkekle evlenip boşanmadan onu yeniden nikâhlayamaz.

“Ve iddeti de dikkatle sayın.”

Yoksa hamile bir kadını eş adayı ilan ederek neslin karışmasına veya boşanmış kadını gereksiz yere engelleyerek mağduriyetine neden olursunuz.

Kocası ölen kadının iddeti dört ay on gün, boşanmış kadınların iddeti üç hayız görüp temizleninceye kadar ve hamile kadının ise doğuruncaya kadardır.

Kur’an’a göre, karı-koca üç nikâh bağıyla birbirine bağlıdır. Erkek iki defa boşama hakkı kullandığında, yeni bir nikâha gerek olmadan evliliklerini devam ettirebilirler. Yani bir defada bütün bağları koparıp atmak değil, kademeli bir boşama söz konusudur. Bu da evliliğin devamını sağlayabilecek unsurlardan biridir.

Dikkat: İddet beklemenin başlangıcı, tarafların fiilen birbirlerinden ayrı kaldıkları an değil, boşamanın veya ölümün gerçekleştiği andır!

(Bunları yaparken) Rabbiniz olan Allah’a karşı gelmekten sakının.”

Ona karşı gelmekten, özellikle eşlerinizin hukukuna zarar vermekten sakının.

(Kadınlar bu süreyi beklerken) onları evlerinden çıkarmayın.”

Bu üç aylık süre zarfında aynı evde olmaları, tekrar bir araya gelmelerini sağlayabilecektir. İddetin ikinci önemli hükmü, kadının iddet süresince boşayan veya ölen kocasının evinde oturması ilkesidir. Kadın için bir hak olma niteliği ağır basmakla birlikte bu hükmün belli şartlarda kadın için bir yükümlülük olduğu da görülür. (3)

“Ve kendileri de çıkmasınlar.”

Allah, boşamış olduğu hanımını evden çıkarmayı erkeğe yasakladı. Kadını da, kendi isteğiyle oradan çıkmaktan nehyetti. Binaenaleyh, kadının geceyi evinin dışında geçirmesi, zarurî işler dışında gündüzün de evden uzaklaşması caiz değildir. Bu yasak, soyu ve kadını korumak içindir. Ama karı-koca aralarında anlaşırlarsa, kadın bu süreyi kocasının evi dışında da bekleyebilir.

“Ancak açıkça bir hayasızlık yapmaları müstesna…”

Serkeşlik, zina gibi durumları evde kalma haklarını ortadan kaldırır. Çünkü........

© Risale Haber