Öcalan, Said Elçi’yi Neden ‘Perspektif’ine Dahil Etti?
Abdullah Öcalan “Kürt varlığında ve sorunsallığında bir dönemin sonu, yeni dönemin eşiğinde olmak” şeklinde başlık attığı ve Fesih Kongresi’ne sunduğu Perspektif’e, yakın Kürt siyasi tarihinin kurucu liderlerinden biri olan Said Elçi’yi de dahil etti. Peki şimdiye kadar hiçbir metninde Said Elçi’ye yer vermeyen Öcalan neden onu yeni Perspektif’e dahil etti?
- NURETTİN BELTEKİN
- 4 Temmuz 2025
Kürt siyaseti büyük bir yol ayrımına girdi. 50 yıldır alanı domine eden PKK silah bıraktı, bununla kalmadı üstelik, kendini feshetti. Aslında daha önce de bunu birkaç defa denemişti. Artık herkesçe anlaşıldı ki silah bırakmak sadece onun istemesi ile olmuyormuş. Öcalan’ın 50 yıllık muhatap arayışı birçok nedenden dolayı nihayet karşılık buldu. Bu defa uluslararası zor’un Kürtlere sunduğu imkânların konuşulduğu bir ortamda bunlar oluyor. Bunu kaçırmayan Öcalan, uluslararası zor’un sunduğu imkânları reddederek uzun süreli bir muhataplık konumuna yerleşmiş görünüyor. Buraya nasıl gelindiği ya da hangi arka planın çalıştığı konusunda çok şey yazıldı. Bu nedenle burada sadece Öcalan’ın yeni hamlelerinden birini konuşacağız.
Abdullah Öcalan “Kürt varlığında ve sorunsallığında bir dönemin sonu, yeni dönemin eşiğinde olmak” şeklinde başlık attığı ve Fesih Kongresi’ne sunduğu Perspektif’e Said Elçi’yi de dahil etti. Peki şimdiye kadar hiçbir metninde Said Elçi’ye yer vermeyen Öcalan neden onu yeni Perspektif’e dahil etti? Elbette aynı soruyu Perspektif’e dahil edilen Mouni kardeşler, Siraç [Siraç Bilgin], Cigerxwin ve Aram Tigran için de sormak gerekiyor. Metinde Sait Kırmızıtoprak’ın olması anlaşılır. Kırmızıtoprak, Öcalan’dan önce Marksist ve Fanonist bir arka plana yaslanan modern bir zeminde silahlı mücadele başlatma teşebbüsünde bulunmuştu.
Bu hamleyi ya da taktiği anlamak için Öcalan’ın kime seslendiğini saptamak doğru bir adım olur. Kongre konuşması basına kapılı olarak yapılmış olsa da hazırun arasında devlet yetkilileri de vardır. Ayrıca metin daha sonra basın ile de paylaşılmıştır. Doğal olarak konuşmanın/metnin muhatapları artmıştır. Bu nedenle Perspektif birden çok muhataba sesleniyor. Saptayabildiğim kadarıyla kongre üyeleri, Cumhuriyet ve dahili bileşenleri, diğer Kürtler ve uluslararası kamuoyu muhataplar arasında yer almaktadır. Öcalan bir taraftan kongre üyelerine ve örgütüne seslenirken yanı başında duran devleti de unutmuyor. Sözgelimi Şeyh Said ve diğer Kürt liderlerinin üstünü çizerken geleneksel Kürtlüğü esas alan siyaseti hedefine koyuyor. Aynı yerde Cumhuriyet’e de seslenerek size isyan edenlerle benim işim yok diyor.
Bu yaklaşımını Kürt varlığı tartışması üzerinden devam ettiriyor ve varlığını önceki varlıklardan farklı bir yerde konumlandıran bir yaklaşım ortaya koyuyor. Çünkü Cumhuriyet’in muhatap alınmasıyla birlikte Kürtlüğün Cumhuriyet içindeki varlığının tanımlanması elzem olmuştur. Barış ve Demokratik Toplum metnine yansıyan ünitelik içinde varlık tercihinin tarihsel bir çözümlemesini yapmıştır. Perspektif’te Kürt varlığının tarihsel kategorizasyonu ‘geleneksel Kürtlük, içinde yarı burjuva yarı aristokrat kişiliklerin bulunduğu geleneksel feodal Kürtlük, aranın arası bir dönem ve Apo/PKK’ şeklinde yapılmıştır. Esasında bu, Öcalan için bir değişim sayılabilir. Çünkü geçmişte Kürt siyasi mücadelesini kendisi ile başlatan son derece katı bir tutumu vardı. Söz konusu metinde bir........
© Perspektif
