Gazze Yeniden Hayal Kurmaya Cesaret Edebilir mi?
Savaştan önce hayallerimiz farklıydı. Üniversite eğitimimi tamamlamak, yurtdışında burs almak ve azim ve planlarla dolu bir hayat yaşamak istiyordum. Savaşla geçen yılların ardından hayallerim çok daha basit bir hale geldi.
- HASSAN HERZALLAH
- 26 Ekim 2025
8 Ekim 2025, saat sabah 07.00. Gazze’nin güneyindeki el- Mevasi kampındaki çadırımızda kalıyordum. O sabah erken uyanmıştım, ama bu sefer nedeni kardeşim Muhammed’in su kamyonlarını yakalama ya da arkadaşlarımın yardım dağıtım noktalarına gitme telaşı değildi. Tüm kamp “Ateşkes! Ateşkes!” çığlıklarıyla yankılanıyordu. İçinde bulunduğumuz kabus iki yıldır süren soykırımın ardından nihayet sona eriyor gibiydi.
Kampta her şey bir gecede değişmiş gibi bir hava vardı. Ben de dahil bazılarımız bu haberin ne anlama geldiğini henüz tam olarak kavrayamamışken kampta şarkılar söyleniyor, çocuklar sevinç çığlıkları atıyor ve kimileri de sabırsızlıkla sonunda umut ettikleri o basit şeylerin gerçekleşeceği anı bekliyordu: Yiyecek bulmak, tedavi olabilmek, yeniden bir ev inşa etmek, bomba ve insansız hava araçlarının sesleri olmadan uyumak.
Teyzem, ateşkes haberlerinin gelmeye başlamasının hemen ardından elinden telefonunu hiç düşürmeden güncellemeleri takip ediyordu. Ateşkes haberinin onun için, mart ayı ortalarında Refah’a ani tank saldırısı sırasında tutuklanan eşi Ebu Yusuf’u tekrar görebilme umudu anlamına geldiğini söylüyordu. Teyzemin endişesi ve beklentisi, tüm Gazze’nin o sabah aynı anda hissettiği o rahatlama ve belirsizliği yansıtıyordu.
O akşam, bu anı ailemle paylaşmak için çadıra erken döndüm. Herkes sevinçle ve kuşku arasında gidip geliyor; gülüyor, ağlıyor, kimse umut etmeli mi bilemiyordu. Yıllarca havasız bırakıldıktan sonra ilk kez derin bir nefes almak, bitmek bilmeyen bir korkunun ardından gelen uzun bir ara gibiydi.
2023’ten önce arkadaşlarımla geçirdiğim günleri hatırladığımda, savaşın sadece hayatlarımızı değil, hayallerimizi de ne kadar derinden değiştirdiğinin farkına varıyorum. Soykırımın başlamasından bu yana Gazzeliler her günün bir diğer günle aynı olduğu bir döngüde yaşıyor, iki yıldır zamanı kaç kere yerlerinden edildikleriyle, kaç kez ölümle burun buruna geldikleriyle ve kaybettikleriyle ölçüyor. Hayallerimiz en basit insani isteklerle sınırlı kaldı: Dinlenme, beslenme, güvenlik ve aidiyet. Ateşkes, Gazze’de genç yaşlı herkesin yeniden düşlemesini sağlayabilir belki, ama şimdilik şok ve umut arasında kalmış durumdayız, soykırımın gerçekten sona erip ermediğini merak ediyoruz.
Kalıcı bir barışın ayrıntılarının henüz netleşmediğini biliyoruz elbette. Mevcut ateşkes şartları bile Gazze’nin büyük bir kısmını bize yasaklıyor, erişebileceğimiz yerleri de yeniden inşa etmemize imkân tanımıyor.........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d