Sıfatından utandım
Konuyu bir bildiri üzerine solda koparılan fırtınaya bağlayacağım. Ama önce soldan bazı bilgiler aktarmalıyım:
Yıl, 1979.
Bu sene üzerinde ısrarla duruyorum; bizim aydınımızda askeri darbe sebebiyle, 1980’de büyük dönemeç yaşandığına dair ezber var! Bir yıl öncesine dikkat çekmek istiyorum; 12 Eylül darbesinin nedenini de anlamak için. Mesela:
Sosyal medyada pek şöhretli bir pop-iktisatçı var. Sıfatı “Prof” olan akademisyen, Marks-Engels’in “Komünist Manifesto”su üzerine “bilimsel” ahkam kesti, okuyunca sıfatından utandım! “Bilim” yerine artık “cahil” sıfatını mı kullanmak gerek?
Mehmet Altan’dan Gündüz Vassaf’a kimileri “emperyalizm” teorisini Marks’a mal etmişlerdi. Yanlış… Kimileri de “sınıf” kavramını Marks’a ait sanıyor. Yanlış…
Bir “pop iktisatçının” koca yargılara vardığı “Komünist Manifesto” ise, sadece 23 sayfalık bildiri!
Tespitlerinin hatalı olmasına filan hiç girmeyeyim...
Marks’ın-Engels’in o kadar bilimsel eseri varken, bildiri üzerinden ahkam kesmek, “Prof” gibi akademik unvanların üniversitelerde ne kadar rahat verildiğini ispatlıyor! Bu da farklı bir sahtecilik! Bu yazdıklarımın 1979 yılı ile ne ilgisi var? Geleceğim.
Size bir “Prof” daha tanıtmalıyım: “Marks’ta İktisadi Büyüme” adlı tez ile doçent oldu, Marks’ın “Kapital” eseri üzerine çalışıp makaleler-kitaplar yazmış bir Türk akademisyenden bahsedeceğim.
Ki 1979 yılı ile çok alakası var:
1979 yılında Batı’da belli başlı ekonomi tartışması şuydu:
J.M. Keynes mi haklı?
-Keynesçi görüş;........
© Nefes
