Memlekette kim mutlu?
Emekli mutsuz.
İşçi mutsuz.
Memur mutsuz.
İşveren mutsuz.
Çiftçi mutsuz.
Öğrenci mutsuz.
Ana-baba mutsuz.
Çocuklar mutsuz.
Peki, kim mutlu bu ülkede?
Bak etrafına…
Ay sonunu getiremeyen emekli perişan, marketten çıkamayan ev hanımı dertli, kirayı ödeyemeyen genç çift bunalımda.
Çocuğuna harçlık veremeyen baba içi parçalanıyor.
Üniversite bitiren iş bulamıyor, iş bulan geçinemiyor.
Tarlaya giren çiftçi mazotun, gübrenin, ilacın altında eziliyor.
Kısacası, milletin yüzünde gülen yok.
Ama var birileri, hep keyfi yerinde olan.
Kim bunlar?
İhale kovalayanlar, beş maaş alan bürokratlar, ballı yönetim kurulu üyeliklerine oturanlar, bir de siyasetçinin gölgesine sığınıp saltanat sürenler.
Onlar mutlu kardeşim!
Çünkü onların faturası yok, kirası yok, market poşeti yok, geçim derdi hiç yok.
Halk sıkıntıyı sırtında taşır, onlar lüks arabada camı açıp “oh hava güzelmiş” der.
Demek ki bu ülkede herkes mutsuz ama birileri çok mutlu.
İşte sorun da burada:
Milletin payına dert düşerken, iktidarın etrafındakilere ballı börek düşüyor.
O yüzden sorunun cevabı net:
Bu ülkede yalnızca iktidarın yanındakiler mutlu.
Ama unutmasınlar, mutsuzların duası değil, ahı tutar!
HALKIN SÖZÜ: Bizim yüzümüz hiç gülmeyecek mi?
Bak kardeşim, bu memlekette belediye başkanıysan önce şuna bakacaksın:
Hangi partiden geliyorsun?
Eğer muhalefettensen yandın!
İller Bankası’ndan para mı isteyeceksin?
“Olmaz!” derler.
Proje mi yapacaksın?
“Onu da olmaz!”
derler.
Yetmedi, eski borçlarını şak diye tahsil........
© Nefes
