menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İktidardan etik, erdem ve dürüstlük beklemek

332 27
yesterday

4 Haziran 2025 gününden bu yana her sabah Aşağı Ayrancı’dan Hacettepe Tıp Fakültesi Hastanesi’ne yürüyorum.

Yol güzergahımda Kızılay Meydanı var.

Üniversite öğrencisi olduğum yıllarda Ankara’nın tartışılmaz tek merkezi olan Kızılay, çok görkemliydi.

Meydanın çevresi ünlü mağazalar, güzel restoranlar, muhteşem buluşma yerleriyle doluydu.

Uzun zamandır fark etmiştim ama bu hafta iyice emin oldum.

Artık o görkemin yerinde yeller esiyor.

Esnaf dönüşmüş. Ucuzcularla dolu her yer.

Sokaklar büyük bir gece mitinginin sabahı kadar dağınık ve kirli.

Her yer bir yerlere yetişmeye çalışan asık suratlı insanlarla dolu.

Herkesin aklında kaygılar...

Herkesin yüzünde umutsuzluk...

***

Dünkü yürüyüşüm de öncekilerden farksızdı.

Kızılay’ı geçip biraz daha aşağıda, Süleyman Sırrı Caddesiyle Adnan Saygun Caddesi’nin kesiştiği yerdeki Yenişehir semt pazarına vardım.

Bir gün önce meyve sebze satılıyordu.

Dün sabah tekstil ürünleriyle karşılaştım.

Çoğunluğu kadın, bütün pazarcılar tezgahlarını hazırlıyordu.

Ülkenin başkentinin göbeğindeki bu pazar manzarası, ülkemizin ekonomik durumunu ve refah seviyesini gösterir nitelikteydi.

Kızılay ve Sıhhıye bu haldeyse vay bu ülkenin haline!

***

Tren yolunun olduğu köprünün altından geçip acil servis tarafından hastaneye girdim.

Tam o sırada Spotify, tesadüfen bir Zülfü Livaneli şarkısı çalmaya başladı.

Etraftaki yorgun, üzgün, umutsuz, asık suratlı insanlara odaklanmışken şarkının ilk........

© Nefes