1 Ağustos 2025 Cuma namazını Diyanet İşleri Başkan yardımcımız Selim Argun’la birlikte Süleymaniiye Camiinde kıldık. Allah ömrünü uzun, amellerini halis kılsın saygısını izhar ile Cuma hutbesini nasıl bulduğumu sordu. Bu soru vesilesiyle yazmayı düşündüğüm bu yazıyı kaleme aldım.

DİYANET LAİK BIR KURUMDUR

Diyanet Anayasal bir kurumdur. Ordu gibi Diyanet de laikliğe sımsıkı bağlıdır. Görevi, İslam’ı ve Müslümanları laik devletimize bağlı kılmaktır. Dün de özgür değildi bu gün de değildir.

Diyanet’in -hukuki bağlamda- dini bir kurum olduğu bile söylenemez.

Diyanet hiç bir zaman İslam’ın hukuki, sosyal ve ekonomik hayata yön veren kurallarını gündeme getirememiştir.

Benim gibi getirenleri de ihbar etmiştir; Ağır Ceza ve Devlet Güvenlik mahkemelerinde yargılanmasına sebep olmuştur.

Biz teşkilattan söz ediyoruz. Diyanet kadrolarında faydasız hatta zararlı insanlar olmuştur. Güçleri ölçüsünde faydalı olmaya çalışan gayretli muhlis insanlar da vardır şüphesiz.

Ali Erbaş hocamız ve kadrosu da iyilerdendir.

Cumhurbaşkanımızın -demokratik laiklik çizgisinde- verdiği destek olmasaydı…o da pek bir şey yapmazdı ya…

HUTBELERİM

1970 yılı Ocak ayında bir imtihan sonucu Süleymaniye Camiine önce HATİP, sonra da İmam Hatip oldum.

Bütün nimetler Allah’tandır kaydını koyarak ifade edeyim İmam Hatipliğim döneminde hazırlayıp sunduğum hutbeler devrim nitelikliydi. 12 yıl devam eden hatiplik döneminde okuduğum hutbelerimin yaklaşık 310 adedini Süleymeniye Minberinden İSLAM NIZAMI ve CUMA MESAJLARI isimleriyle yayınladım.

İmam Hatip neslinden İmam Hatipler uzun yıllar bizim hutbelerimizi okudu.

Diyanet hutbeleri kendine bağladıktan sonra hutbeler ölü dönemine girdi.

Hutbeler konusunda Diyanet’e çokça uyarılarım oldu. Sosyal eleştiriler ve talepler artınca bizim ikazlarımız da faydalı oldu sanırım.

Şu son bir kaç aylık dönemde hutbeler hayata dokunmaya ve yararlı olmaya başladı.

Müslümanlar memnun. Öyle her konu işleniyor sanılmasın. Tevazuu Hakikati dile getirmenin engeli kılmayalım, bizim yarım asır önce yükselttiğimiz çıtanın çook........

© Mir'at Haber