Âlemlere Rahmet Hz. Muhammed (S.A.V.)
Bismillâhirrahmânirrahîm!
İNSANLIĞA kurtuluş müjdesinin verildiği mübarek bir gece… Rebi’ülevvel ayının 12. gecesi… Kâinatın fahr-i ebedisi, âlemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Muhammed (S.A.V.) o gecede dünyaya geldi. Yeryüzü nura boğuldu. Pek çok olağanüstü olay yaşandı. Varlık âlemi o kutlu Nebi’nin (S.A.V.) dünyaya teşrifini müjdeledi. Babası doğmadan iki ay önce, annesi 6 yaşındayken vefat etmişti. Allah’ın kudretine bakın ki, o yetim ve öksüze, insanlığa Hakk’ı tebliğ ve önderlik etmek nasip oldu.
Allah Resulü (S.A.V.) insanlığa örnek olarak gönderildi. Kur’an bu konuda “üsve-yi hasene - en güzel örnek” ifadesini kullanır. Eşsiz insan örneği… Allah’ın son elçisi… Görevini hakkıyla yaptı. Ümmetinin sorumluluğunu yüklendi. Nice sıkıntılardan yılmadı. İnsan olmanın bütün özellikleri üzerindeydi. “Abdühü ve Rasülüh… Önce Allah’ın kulu; sonra Resulü… Rabbimiz, bize insanların içinden bir Peygamber gönderdiğini buyurur:
Şüphesiz, sizin içinizden öyle bir Peygamber gönderdik ki, sizin sıkıntıya uğramanız, ona çok ağır gelir; size çok düşkündür. Müminlere karşı şefkat ve merhametlidir.” (Tevbe, 128)
Örneklik Rasül’e (S.A.V.) uymakla olur. Resule itaat, Allah’a itaattir. Çünkü o Resulü seçip insanlığa elçi olarak gönderen; en güzel ahlâkla süsleyen (Kalem, 4) Rabbimizdir. Allah Resulünün (S.A.V.) Kur’an’ı uygulama titizliğine bakarak, bizim O’na (s.a.v) nasıl örnek almamız gerektiğinin muhasebesini yapalım: “Resul size neyi getirdiyse, onu alın; neyi yasakladıysa, ondan kaçının!” (Haşr, 7)
FAİZİ........
© Milli Gazete
visit website