KKTC’de söylem, Gazze’de takvim: Bu mu mazlumun yanında olmak?
Her yıl Kıbrıs Barış Harekâtı’nın yıldönümünde aynı sahne tekrar ediyor: Cumhurbaşkanı kürsüye çıkıyor, kameraların karşısında duygusal cümleler kuruyor ve dünyaya çağrıda bulunuyor: “KKTC bir an önce tanınmalı.”
Peki samimiyetle soralım: Madem tanınmasını bu kadar istiyorsunuz, çeyrek asırdır neden bu uğurda tek bir somut adım atmadınız? Laf çok, icraat yok.
O dönem Başbakan olan Erdoğan, 5 Şubat 2004’te Harvard Kennedy School’da yaptığı konuşmada, Kıbrıs Türk tarafının kendi ifadesiyle “yaşam alanının 6’sını” oluşturan bir kısmında toprak feragatine gidilebileceğini açıkça dile getirmişti.
Bugün çıkıp “KKTC tanınmalı” demek ise ne yazık ki samimi bir iradeden çok, hamasi bir tekrar gibi durmaktadır.
Dahası, bazı Türk Cumhuriyetleri bugün Güney Kıbrıs Rum Kesimi’ni resmen tanımış durumda. Peki Ankara bu ülkelere ne dedi? Hangi diplomatik baskıyı kurdu? Hangi anlaşmayı askıya aldı? Hiçbiri… Sessizlik burada da hâkim.
Tıpkı İsrail konusunda olduğu gibi.
Geçtiğimiz hafta Kolombiya’nın başkenti Bogota’da düzenlenen Lahey Grubu Acil Konferansı’nda, İsrail’in savaş........
© Milli Gazete
