Bir sahabe Peygamber Efendimiz’e (sallallahu aleyhi vesellem) geldi ve şöyle dedi: “Hastalığım var, yanıyorum ya Resulallah, cayır cayır yanıyorum.” Efendimiz dedi ki: “Sabret oğlum, sabret. Böyle hastalanırsınız, ateşlenirsiniz. Bu ateşe sabrederseniz, Ademoğlunun günahlarının kirlerini giderir.” Demir paslanır ya, demiri ateşte kızartırsın, döversin, o pas gider, demir temizlenir. İşte hastalık da böyledir. Kötü söz söylemeden, şikâyet etmeden sabrederseniz, bu hastalık günahların pasını giderir, insanı tertemiz yapar. Cehennem kirini tertemiz eder. Böyle olur. Hastalık, bela, sıkıntı müminin günahlarını temizlemeye sebeptir. Bazı insanlar çok kabiliyetlidir, haram işlemez ama yine de başına sıkıntı gelir. Çünkü Allah onu imtihan eder. En çok sıkıntı çeken insan, Hz. Adem’den (aleyhisselam) kıyamete kadar Peygamberimiz Hazreti Muhammed (s.a.v.) olmuştur. O, bütün bu sıkıntılara katlanmış, sabretmiştir. Bu yüzden Allah’ın en sevdiği insandır, peygamberlerin kumandanıdır. Onun başına gelen sıkıntılar, hiçbir kimsenin başına gelmemiştir. Yani başına sıkıntı geldiğinde, sabret. Şikâyet etme. “Allah’a şükür” de. Çok ağrın, acın olabilir ama sabredersen, derecen yükselir. İşte Efendimiz buyuruyor: “Ateşe sabredenin günahları gider.” Bu........

© Milli Gazete