menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Tanıdığım ünsüzlerden biri

32 0
16.07.2025

Bir zamanlar, ayakkabı üretiminin en çok yapıldığı Gedikpaşa’da asgari ücretle girdiği iş yerinde işini sağlam, güzel ve çok yaparak patronun dikkatini çekerdi.

Beş vakit namazını cemaatle kılmaya dikkat ederdi.

İşe girerken patrona, “Ben namazlarımı camide kılarım, izin verirsen işe başlarım” gibi şartı olmazdı.

Sabahtan öğleye kadar çıkardığı iş, arkadaşlarının çıkardığından fazla olduğundan patron da camiye gitmesine ses çıkarmazdı.

İşe göre her sene ücretini de artırdılar.

Evliydi, çocukları olmadı ama çocuksuz kalmadılar.

Evin bir odasına kendi köylerinden üniversiteyi kazanan bir öğrenciyi aldılar, onun yemeklerini yaptılar, çamaşırlarını yıkadılar, harçlığını da verdiler.

Dört sene sonra bir başka öğrenci aldılar ve her dört senede bir çocukları oldu, üniversiteyi de bitirdiler.

Öğrenci, okulu bitirip giderken, “Sizin hakkınızı ödeyemeyiz biz, hakkınızı helal edin” dediklerinde, “Siz de her dört senede bir öğrenciyi mezun ediniz” dediler.

Onlardan birinin şu anda bir üniversitede profesör olduğunu ve okuttuğu öğrencilerden durumunu öğrendiği öğrencilerinden birden........

© Milli Gazete