Ağabey diyor ki yazıklar olsun yazıklar olsun
İnsanlarımızın büyük bir kısmı ekonomik sıkıntı içinde kıvranıp duruyor, çare beklerken dipsiz bir kuyuya düşüyor. Beklentileri buharlaşıyor, aldanmış olduğunu gördüğü halde eski tas eski hamam deyip duruyor. Kendilerini bu çıkmaza sokanları alkışlıyor.
Çünkü ülkemizde siyaset taassupkârane bir anlayışla yürütülüyor. Partisi soysa, sömürse, çalsa yine onun peşinde koşuluyor.
Nitekim: “Mensubu olduğu partinin her türlü yanlışını savunan kişi veya kişilere asla dava adamı denmez! Bunlara partizan denir, dalkavuk denir, yalaka denir.” Menfaatperest denir, ukala denir hülasa adam olma özelliğini kaybetmiş mahlûk denir.
Zira her gün hırsızlık haberleri dinlemekten, onları TV ekranlarında seyretmekten artık gına geldiği halde, yine bu fiilleri işleyenlerin peşinden koşup, duruluyor.
Niccolo Machiavelli der ki: “Eğer bir millet iktidarda bulunan kişilerin yaptığı yanlışları, yalnızca kendi siyasi görüşünden olduğu için görmezden geliyorsa, o millet erdemini yitirmiştir. Erdemini yitiren millet, bir gün vatanını yitirir.”
Ülkemizde cereyan eden olaylara bu cihetten baktığımızda, tehlike çanlarının çaldığını görüyoruz. Gözlerimize at gözlüğü takıldığını anlıyoruz.........
© Milli Gazete
visit website