Ağabey diyor ki dört Belde-i Naciye – II –
3-Üçüncü Belde-i Naciye Kudüs ve Mescid-i Aksa’dır. Malum, Mescid-i Aksa Filistin toprakları içinde bulunan Kudüs’ün hudutları dâhilindedir. Müslümanların kalbinde daima bir Kudüs vardır. Müslümanlara göre hiçbir şehir, Kudüs kadar kutsal olmamıştır. Bunun birçok sebebi vardır:
· Peygamberler şehridir. Vahyin indiği, Hz. İsa’nın görev yeridir. Allah’ın Hz. Meryem’e lütufta bulunduğu mekândır.
·İlk kıbledir. Ayrıca Mi’rac olayının merkezidir. Nitekim: “Kulu Muhammed’i bir gece Mescid-i Haram’dan, kendisine bir takım ayetlerimizi göstermek için, çevresini mübarek kıldığımız Mescid-i Aksa’ya götüren Allah’ın şanı yücedir. O işitir ve görür.” (İsrâ/1)
· Kudüs şehri, Kâbe ve Hz. Muhammed’in (S.A.V.) kabrine giden yolun, aynı zamanda anahtarıdır.
· Filistin’in başşehridir. Onun için Kudüs, benzeri olmayan manevi bir medeniyete sahiptir.
· Bazı tarihçilere göre Hz. Davut’un kabri buradadır.
· Enes ibn-i Malik der ki: “Cennet Kudüs’e hasrettir, Kudüs’ün Muallâk Taşı Cennet’ten çıkmadır ve dünyanın göbeğidir.”
· Tabiilerden ve mücahitlerden büyük bir kısmı Kudüs’te toprağa verilmiştir.
· Mescid-i Aksa inanç merkezi ve Peygamber Efendimiz için ilk kıble olarak seçilmiştir.
· Osmanlı döneminde şehirde ilmi yaymak için okullar inşa edilmiştir. Ayrıca türbelerin ve camilerin inşa edildiği yerdir.
· Kudüs, İslami inanca göre, kutsal bir topraktır.
Neticede Kudüs, Mescid-i Aksa ile şereflendi. Böylece Müslümanların vazgeçilmezi haline geldi. Oranın İslam diyarı olmaktan çıkarılması için, Haçlı Savaşlarının hedefi oldu. Müslümanların Mescid-i Aksa ile tanışmaları Hz. Ömer döneminde oldu. Daha sonra Selâhaddin Eyyûbî zamanında yeniden hayat buldu. (Ancak Selâhaddin Eyyûbî’nin kabri Suriye’dedir, bir vesile ile ziyaret........
© Milli Gazete
