Adil hüküm
Bismillahirrahmanirrahim
Âlemlerin Rabbi, Rahman ve Rahim olan Allah’a hamt, Peygamberimize, âline ve sahabelerine salât ve selam ederiz.
Mutlak adil hüküm Allah’a aittir. O, kimsenin hakkını kimsede bırakmaz. Ve O, herkesin hesabını bir başkasından değil, bizzat her kişinin kendisinden sorar. Rabbimiz Allah, bu konuda bize şöyle emreder: Sebe 25-26: “De ki; bizim işlediğimiz suçlardan, günahlardan siz sorumlu değilsiniz. Sizin işlediğiniz amellerden de biz sorumlu olmayacağız. De ki: Rabbimiz hesap günü, hepimizi bir araya toplayacak ve sonra aramızda gerçek adaletle hüküm verecektir. O,en adil hüküm veren büyük yargıçtır, her şeyi hakkıyla bilendir.” Allah; insanoğlunun önüne, bütün belgeleri, nimetleri, Kur’an’ı, İslam’ı, örnek peygamberleri mükemmel bir şekilde koymuştur. İman edenler, etmeyenler, her renkten ve inançtan bütün insanlar, bütün bu emanetlerden imtihan olmaktadır. Mümin ve Müslüman kadınlar ve erkekler, imanlarından ve İslam’dan imtihandadırlar. Münafık erkek ve kadınlar, nifaklarıyla imtihandadırlar. Kâfir, müşrik, fasık ve facir kadın ve erkekler de, küfürden, şirkten, fasıklıktan ve fücurdan imtihandadırlar. Bu imtihan, hayatın her alanını içine alan çetin bir imtihandır. Allah’ın imana ve İslam’a rızası, inkâra, şirke, nifaka, fücur ve fıska gazabı vardır.
Dünya imtihanın finali Müslüman olarak ölebilmeyi başarmaktır. Son nefeslerini, inkârcılıkla, şirk ve münafıklıkla verenler, dünya imtihanını kaybedenler olarak ölmüş olurlar. Ölümden sonraki hayat, ahiret hayatıdır. Orada bir hesap günü vardır. O hesap gününün tek hâkimi Allah’tır. O günde hiçbir kimse en ufak bir haksızlığa uğramaz. Orada herkes dünyada yaptıklarının karşılığını alacaktır. O hesap günü insanlar kabirlerinden meydana çıkarlar. Onların hiçbir şeyi Allaha gizli kalmaz. Bugün hükümranlık kimindir? Diye sorulur. Kahhar olan tek Allah’ındır, denilir. O gün, zalimlere sahip çıkacak ne veli, ne de bir şefaatçi olmayacaktır.
O GÜNDE
O hesap günü çetin bir gündür. O........
© Milli Gazete
