3314 sayılı “Saldırının Tanımı” başlıklı Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu kararı, hangi fiillerin saldırı sayılacağına örnekler vermiştir. Buna göre:

* "Bir devletin silahlı kuvvetlerinin diğer bir devleti istila etmesi veya ona hücum etmesi veya ne kadar geçici olursa olsun, böyle bir istiladan veya hücumdan ileri gelen herhangi bir askeri işgal veya kuvvet yoluyla başka bir devletin ülkesinin veya bir bölümünün ilhakı..."

* "Bir devletin silahlı kuvvetlerinin, başka bir devletin ülkesini bombardıman etmesi veya bir devletin diğer bir devletin ülkesine karşı herhangi bir şekilde silah kullanması..."

* "Bir devletin liman veya kıyılarının diğer bir devletin silahlı kuvvetleri tarafından abluka altına alınması…”

Yukarıda yer alan hükümler, BM Genel Kurulu kararına göre, silahlı saldırı olarak kabul edilmektedir.

Bu hükümler, self-determinasyon -halkın kendi geleceğine kendisinin karar vermesi- ilkesi çerçevesinde, devlet kurma hakkı tanınmış Filistin gibi ülkeler için de elbette geçerli!

Devam eden bir işgal mevcut ve buna karşılık Filistin'in bal gibi meşru müdafaa hakkı var!

Soykırımcı, Siyonist İsrail, 1967 yılında Filistin topraklarını işgal etti ve işgale son vermedi!

Bu durumda, Filistin’in, topraklarını geri almak üzere meşru müdafaa hakkı devam ediyor...

7 Ekim 2023 tarihinde başlayan ve dün 2. yıl dönümünü idrak ettiğimiz Aksa Tufanı'na bu gözle bakmak gerekiyor.

7 Ekim 2023'te, HAMAS savaşçıları, sivillere, özellikle de kadın ve çocuklara zarar vermekten kaçındılar ve bu kişilerin bölgeden ayrılmalarını kolaylaştırdılar.

HAMAS, kendi vatanını, kendi topraklarını, kendi ülkesini işgalden kurtarmak için mücahede ve mücadele ediyor.

Siyonistler ise tam iki yıldır, Gazze'de, bebek demeden, çocuk demeden, yaşlı genç demeden, kadın demeden katlediyor, katletmeye de devam ediyor...

60'a yakın İslam dünyası da bu katliamları film izlercesine sadece seyrediyor!

İŞGALCİ TONY BLAIR Mİ GAZZE'Yİ YÖNETECEK?

© Milli Gazete