Bir vesile Allah’ım!
Devletlerin harekete geçemediği yerde ferdi olarak halkın harekete geçmesi, devletlerin yapması gerekirken yapmadığı görevi gücü yettiğince yapması gerekiyor aslında. İslam hukuku da vicdan hukuku da bunun cevazını vermektedir.
Kafir ve zalimlerin yaptığı zulüm onların inanç ve meşrepleri gereğidir. Zalime neden zalimlik yapıyorsun diye sormak manasız. Zalimin anladığı tek şey güç ve karşısında dikilecek irade göstermektir. Bunu yaptığımız anda zalim zulmünü yapamaz.
Kafir ve zalimlerin zulüm yapmasından daha kötü olan şey, Müslümanların bu zulmü engellemek için harekete geçmemesi, fiili adımlar atmaması ve sadece seyredip, ıkınarak kınamasıdır.
Gazap bu yüzden gelir.
Yapabilecekken yapmadıklarımız için gazabı hak edenlerden olmayalım!
Müslüman dünya, yüz yıllık esaret zinciriyle boynundan bağlı olsa dahi, atacağı basit bazı adımlarla zalimlerin zulmünü engelleyebilecek durumdadır.
Sadece petrol ambargosu kartı ileri sürülse zaten batmakta olan Batı buna direnemezdi. Sadece İşgalci İsrail’e hava sahalarını kapatsalar, İsrail nefes alamazdı. Sadece gıda ve mühimmat ambargosu uygulansa, Siyonistler teslim olurdu. Sadece soykırıma katılan çifte vatandaşlar yargılanıp cezalandırılsa katil ordusu asker bulamazdı…
Müslüman ülkelerin, Filistin’e ordu gönderip zalimin karşısına çıkacak yüreği, cesareti, imanı, hazırlığı, niyeti, isteği ve ardında duracak askeri olmadığını zaten biliyoruz.
Ama en azından zevahiri kurtarıp Müslümanların ve insanlığın karşısına çıkacak yüzü bulabilmek için bile olsa bu saydığımız basit adımları atabilselerdi, Siyonist vahşiler bu kadar cüretkar soykırım yapamaz, Müslümanların izzetini göstere göstere çiğneyemezdi.
Yapmadılar! Yapmak istemediler! Yapmak için adım atmadılar!...
Bunun bedeli olmayacak mı........
© Milat
