Orduevi'nde Çarşaflı!
“Atatürkçü teğmenler yemin yüzünden hedef yapılırken…
Harbiye Orduevi’nde çarşaflı selfie!”
Sabah Gazetesi’nin internet sitesi, o manşete sert tepki göstermiş.
Oradan alıntı:
-Skandal manşet!..
-Orduevlerine çarşaflı kişiler giremezmiş!..
-Kahraman Mehmetçik’in annesini bile hedef aldılar.
-28 Şubat zihniyetini hatırlatan manşet ile orduevlerine sarıklı, cübbeli ve çarşaflı kişilerin giremeyeceği mesajı açık açık verildi!
Evet…
“Okulda namaz!” manşetlerinin atıldığı günlerden bu yana, duruşlarında hiçbir şeyin değişmediğini, fırsatını bulduklarında eski günlerde yaşananları, bine katlayarak geri getireceklerini haykırıyor o zihniyet dünyası!
Bu “çarpık anlayış” toplumun, özellikle de gençlerin “çok küçük bir kesiminde” hakim olsa, “Olur o kadar, her toplumda uç fikirler vardır!” deyip geçebilirsiniz.
Lâkin durum öyle değil.
Türkiye’nin en muhafazakâr bilinen okullarında, üniversitelerinde bile, bu zihniyet gittikçe yaygınlaşıyor.
İki tip insan tipinin oranı, hızla artıyor:
Birincisi, radikal laikçiler…
İkincisi “Bana ne!”ciler!
Birçok gencimiz “muhafaza-KÂR” takımındaki “kötü” örneklerden hareketle, İslam’dan uzaklaşma eğilimine giriyor.
Eğitim hayatı boyunca “düşünmemeye, araştırmamaya” ayarlanan genç, sosyal medyadaki yalanlara da, araştırmadan soruşturmadan inanıyor.
Siz doğruyu ortaya koymaya çalışırken, atı alan Üsküdar’ı çoktan geçmiş..
Gençlerimiz, “radikal vesayetçi” çizgiye taşınmış oluyor.
Öte yanda, toplumun geniş kesimlerindeki “ilgisizlik” hâli var.
Bu çok daha yaygın.
Bizim kendi aramızda, ekranlarda tartıştığımız “beka” meselesi üzerine kafa yoran çok az.
Vatandaşlarımızın çok büyük bölümü, “Al iktidarı, vur muhalefete!” yollu lâflar ediyor.
“Gemisini kurtaran kaptan!”
“Boş versene bunları! Hepsi kendilerine çalışıyor, vatandaşı düşünen yok!”
Hep böyle laflar işitiyoruz.
Önümüzdeki ayın ilk gününde Meclis’in yeni dönem açılış etkinlikleri var.
Genel........
© Milat
visit website